Hava sıcaklıkları iyice yükseldi.

“Kavurucu sıcaklar bastırdı” dense yeridir.

Bunaltıcı hava ile birlikte her yaz yinelenen üzücü olaylar da yeniden başladı.

Sulama kanalları ilk kurbanı aldı.

Yusuf Gurubi isimli bir çocuk sulama kanalında can verdi.

Üzülmemek, öfkelenmemek elde değil…

Öfkesini dışa vuranlar da var.

Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan, partisinin Pazar toplantısında bu üzücü olayı dile getirdi.

Yaptığı açıklama çok sert…

“Maalesef bu hafta Eskişehir’de yine acı bir olay yaşadık. Yusuf Gurubi isimli bir evladımız, Eskişehir’in yıllardır kapanmayan yarası olan, yıllardır kimsenin üstüne alınmadığı sulama kanalında can verdi.

Bu sulama kanalları ile gözler kör, kulaklar sağır olmuş durumda. Bu işin sorumlusu kim ise, DSİ ise DSİ, belediyeler ise belediyeler, bir an önce bu can kayıplarına son vermek için çalışmaları yapmak durumundalar. Eğer bu çalışmaları yapmazlarsa meydana gelecek ilik ölümde onları o koltuklarda oturtmayız.

Buradan son kez ikaz ediyoruz. Sulama kanalları ile ilgili olarak gereğini yapınız. Daha önce Mustafa Enes evladımızı kaybetmiştik. Şimdi de Yusuf Gurubi evladımız kaybettik.

Kanalların çevresindeki mahallelerin muhtarlarının feryatlarını duymazdan gelenler, artık duysunlar. Gerekli tedbirleri almak zorundasınız. Yoksa sizi o koltuklarda oturtmayız.”

Dedik ya, açıklama oldukça sert…

“Tehdit bile içeriyor” denilebilir.

Belli ki, öfkesi tavan yapmış durumda…

Birkaç kez “önlem almazsanız sizi o koltuklarda oturtmayız” diyor.

Başında bulunduğu partinin konumu ortada…

“İktidar ortağı” falan değil…

Genel başkanı dışında tek milletvekili bile yok.

Son yerel genel seçimlerdeki oyu malum…

Tüm bunlar ortada iken Hüseyin Özcan’ın o “sizi o koltuklarda oturtmayız” sözünü nasıl gerçekleştireceğini bilemiyoruz.

Herhalde vardır bir bildiği…

Merak etmiyor değiliz…

Ancak umarız ki, başka can kaybı olmaz da biz hep merak içerisinde kalırız.

Neyse…

Demokrat Parti İl Başkanı Hüseyin Özcan’ın açıklaması çok sert olsa da “haksız” değil…

Öfkelenmekte yerden göğe kadar haklı…

Zaten öfkelenmeyen de yok.

DSİ sulama kanalları nedeniyle oluşan büyük sorunlar var.

Her şeyden önce çevre kirliliği yaratıyorlar.

Çoğu bölümleri “pislik yuvası” gibi…

Çevrelerine pis kokunun yanı sıra mikrop yayıyorlar.

Daha da önemlisi çevrelerinde hiçbir önlem olmadığı için can alıyorlar.

Bugüne kadar çok sayıda çocuk sulama kanallarında can verdi.

DSİ sulama kanallarının yarattığı büyük sorunlar “yeni ortaya çıkmış” değiller.

Yıllardır varlar.

Sürekli gündeme getiriliyorlar.

İçinden geçtikleri mahallelerin muhtarları çare bulmak için çalmadık kapı bırakmadılar.

Ne yazık ki hepsi boşuna…

Sorunun iki tarafı var.

Birisi DSİ Bölge Müdürlüğü, diğeri de Büyükşehir Belediyesi…

Sorunu masaya yatırıp birlikte çözüm aramak durumundalar.

Ama ne gezer…

“Birlikte çözüm aramak” şöyle dursun bir araya geldikleri bile yok.

Yalnızca karşılıklı suçlamalar var.

Sorun, defalarca İl Koordinasyon Kurulu gündemine getirildi.

Hangi Vali dönemindeydi anımsamıyoruz ama “zoraki” de olsa bir komisyon bile oluşturuldu.

Sözüm ona iki kurumun temsilcileri bir araya gelip nelerin yapılabileceğini görüşeceklerdi.

Görüşüp görüşmediklerini bilemiyoruz.

Ancak ortaya koydukları bir çalışma yok.

Rapor bile hazırlanmadı.

Böylesi bir anlayışla büyük sorun çözülebilir mi?

Elbette ki çözülemez…

Yıllardır çözülemiyor da zaten…

Şimdi yeni bir Vali var.

Bir de o el atsa şu büyük soruna… El atsa da tarafları bir araya getirse…

Çok ümitli değiliz ama belli mi olur… Belki bu kez olsun farklı ve yapıcı bir anlayış sergilerler.