Korana virüsü Eskişehir’in de başına bela oldu.

3 Nisan itibariyle vaka sayısı 135… Yaşamını yitirenlerin sayısı da 5…

Bugüne kadar geçen sürede, ikisinin de artmış olma olasılığı yüksek…

Durum ciddi…

Salgına karşı alınan önlemlere yenileri ekleniyor.

Yapılması gerekenler konusunda değişik öneriler de var.

Önermede bulunanlardan birisi de Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen…

Önerisi hastanelere yönelik…

Önce “Devlet Hastanesi hizmete açılsın” dedi.

Öneriye verilen karşılık olumsuz oldu.

Ortaya konulan gerekçe de “bina hakkında verilmiş yıkım kararı olması”…

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, bu gerekçeye inanmamış gibi…

Yeni bir açıklama yaptı.

“…Meydana gelen depremlerde hastanenin çürük olduğuna dair bir emareye rastlanmamıştı” diyor.

İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada “bina hakkında yıkım kararı var” denilmişti.

Öyle bir karar olmasa “var” denilmez herhalde…

Büyükşehir Belediye Başkanı’nın dediği doğru ise de “sağlam bina hakkında yıkım kararı verilmiş” demek ki…

Neyse…

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, gösterilen gerekçeye inanmıyor, önerisinde de ısrar ediyor.

Diyor ki

“Eskişehir’de münhasır bir pandemi hastanesi meydana getirilmesi konusundaki önerimde ısrar ediyorum. Eski devlet hastanesi olmuyorsa, eski Hava Hastanesi ile eski Devlet Demir Yolları (DDY) hastaneleri ne güne duruyor?

Hele yıllar öncesinde Almanlar tarafından yapılan Devlet Demir Yolları gibi hastanelerimiz nice depremler atlattı. Sıvaları bile dökülmedi. Sağlamlıklarından şüphe yok. Dolayısıyla, bunlar pandemi vakalarına tahsis edilebilir ve Şehir Hastanesi’ne destek olabilirler. Böylece diğer resmi ve özel hastanelerin covid-19 dışında tutulması suretiyle, virüsün buralardan yayılması önlenebilir.”

Dedikleri böyle…

Önerileri için söylenecek söz yok.

“Yerinde öneriler” de denilebilir.

Bu tamam…

Ancak işin bir diğer yanı var.

Öneride bulunan kim?

Büyükşehir Belediye Başkanı…

Bulunduğu makamın önemli görev ve sorumlulukları var.

Salgına karşı mücadelede yapması gerekenler ve yapabilecekleri oldukça fazla…

Ayrıca önerilerini muhataplarına doğrudan iletme olanağı da var.

Geçtiğimiz günlerde, belediye başkanlarının da davet edildiği bir toplantı yapıldı.

Toplantıya katılan tek belediye başkanı var.

O da Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt…

Büyükşehir ve Tepebaşı Belediye Başkanları toplantıya katılmak yerine bürokratlarını göndermeyi tercih ettiler.

Büyükşehir Belediye Başkanı o toplantıya katılsaydı da önerilerini muhataplarına doğrudan iletseydi olmaz mıydı?

Çok iyi olurdu.

Haydi kendisi “risk grubunda” olduğu için toplantıya katılmadı diyelim… Toplantıya gönderdiği bürokratı aracılığı ile önerilerini iletemez miydi?

Elbette ki, iletebilirdi.

Zaten bunları yapması gerekirdi.

Gerekeni yapmış olsaydı, salgına karşı alınan önlemler konusunda doğrudan bilgi almış da olurdu.

Yapmadı.

Önerilerini muhataplarına doğrudan iletmek yerine kamuoyuna açıklamayı tercih etti.

“Neden” mi?

Nedeni malum da neyse…

Daha önce de belirttik.

Önerileri için söylenecek söz yok.

“Salgına karşı önlem” konusunda değişik kişi ve kuruluşlar tarafından yapılan başka öneriler de var.

Salgında vaka sayısının çok artması olasılığının göz önünde bulundurulması ve “sahra hastanesi” benzeri müdahale merkezlerinin oluşturulması öneriliyor.

Bu konuda “olabilir” denilen tesisler de bulunuyor.

Büyükşehir Belediye Başkanı’nın önerileriyle birlikte akla gelen bir tesis var.

Çevre Yolu üzerinde Büyükşehir Belediyesi’ne ait bir bina boş olarak duruyor.

“Hastane yapılmak” istendi.

Ancak “kadro verilmedi” gerekçesi ile yapılamadı.

O bina hazır duruyor.

Korona salgını ile mücadele kapsamında değerlendirilemez mi?

İstense elbette ki, değerlendirilebilir.

Büyükşehir Belediye Başkanı’nın bu konudaki düşünceleri nedir ki?

Onları da kamuoyuna açıklayıversin bari…