Yerel seçimlerin hemen ardından başlayan erken seçim tartışmalarına, Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen de katıldı.

Türkiye’nin bir an önce genel seçime gitmesinden yana olduğunu belirten Büyükerşen, konuyla ilgili şu açıklamada bulundu:

“İflas ettirilmiş bir memleketle karşı karşıyayız. Bunun kurtuluşu bir an önce bu hükümeti genel seçime zorlamaktır. Cumhurbaşkanı ‘Parlamenter rejime dönmek değil de bu rejimi düzeltelim’ diyor. Nesini düzelteceksin bu rejimin? Mevcutta bir sistem yok ki düzelteceksin. Türkiye’nin bugünkü durumu bir sistem değil. Bunun çözümü için Türkiye’yi yeniden kuruluş ayarlarına döndürmek lazım. Bunun için genel seçim mutlaka gerekli. İktidarı parlamenter sisteme geçmeye zorlamalı.”

                                                      ***

Evet efendim; sistem konusunda bireyler, farklı düşünceler içerisinde olabilirler…

Bendeniz de Büyükerşen gibi parlamenter sistemin hatta iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemin daha faydalı olacağını düşünenlerdenim.

Almanya, Japonya, Avustralya, İsveç, Avusturya, İtalya, Danimarka, Kanada, Hollanda ve Norveç gibi gelişmiş pek çok ülkede uygulanmakta olan parlamenter sistemin, Türkiye için de vazgeçilmez olduğu fikrini benimseyenlerdenim.

                                                    ***

Ne var ki Büyükerşen’e katılmadığım bir konu da var.

Yılmaz Büyükerşen, iktidarın erken genel seçime zorlanması gerektiğini belirtiyor.

Büyükerşen iyi hoş söylüyor da aslında olmayacak duaya amin diyor.

Farz edelim ki; bugün erken genel seçim oldu, sonuç ne olur?

“Seçimi kesinlikle Cumhur İttifakı kazanır efendim.”

31 Mart yerel seçim sonuçlarına güvenerek; bugünkü şartlarda iktidarın olası bir erken seçimi kaybedeceğini düşünenler varsa yanıldıklarını peşin olarak söylemeliyim.

                                                        ***

Unutmamak gerekir ki; genel seçimler ile yerel seçimlerin dinamikleri, birbirinden çok ama çok farklı…

Her şeyden önce iktidarın, 31 Mart yerel seçimlerinde ‘seçim ekonomisi uygulamadığı’ asla unutulmamalı…

Emekliye ve çalışanların maaşlarına astronomik bir zam yapılsaydı, başta öğretmenler olmak üzere yüz binlerce memurun ataması yapılsaydı, paralar bol keseden dağıtılsaydı sonuç böyle mi olurdu?

                                                                   ***

Erken genel seçim konusunda; 31 Mart yerel seçim sonuçlarına güvenenler, ciddi bir yanılgı içerisindeler.

Ama birkaç sene sonrası için bir öngörüde bulunurlarsa, işte o zaman durum başka…

Şöyle ki: Halihazırda uygulanmakta olan sıkı para politikası ve onu destekleyen maliye programı, sadece birkaç ayda bile vatandaşın nefesini tüketti.

Önümüzdeki süreçte bu durumun, vatandaşlar üzerinde önemli siyasi etkilerinin olabileceği de göz ardı edilmemeli.

Muhalefet için doğru zaman belki o an.

Ne var ki bugün değil…

Yorum sizlerin.

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

GÜNÜN SÖZÜ:

Gelecek, bugün ne yaptığınıza göre şekillenir.

-      Gandhi