Korana virüs salgını ile mücadele kapsamında yeni önlemler alındı.

Bugün uygulamaya konulan önlemler yeni kısıtlamalar içeriyor.

“Sokağa çıkma yasağı” yalnızca hafta sonu için geçerli…

Geçerli olduğu süre gündüz saatleri değil…

Gece saat 22.00’de başlayıp ertesi sabah saat 10.00’da sona erecek.

“Doğal yaşamı aksatacak” türden bir yasak değil…

Etkili olur mu?

Elbette ki şu veya bu boyutta da olsa etkisi olacaktır.

Ancak “yeterli” olduğu söylenemez.

Umarız işe yarar…

65 yaş ve üzerindeki yaşlarda bulunanlar için dışarıya çıkma süresi biraz daha kısaltıldı.

Saat 10.00 ile saat 13.00 arasında dışarıya çıkabilecekler.

Dışarıda kalmalarına izin verilen süre yalnızca 2 saat…

“Yine evlere hapsoldular” dense olur.

20 yaş altındaki gençler için de kısıtlama var.

Onlar da saat 13.00 ile saat 16.00 arasında dışarıya çıkabilecekler.

Belirlenen saatler dışında dışarıya çıkmaları yasak.

Bu kısıtlama ile 65 yaş üstü vatandaşlar ile 20 yaş altındaki gençlerin, aynı anda dışarıda bir araya gelmeleri önlenmiş oldu.

İyi de bu iki yaş gurubu evlerinde de bir araya geliyor.

O ne olacak?

Sorunun yanıtı yok.

Neyse…

Yeni önlemlerden en fazla etkilenecek olanlar belli…

Kısaca “hizmet sektörü” denilebilir.

Kahvehaneler, tamamen kapatıldı.

Kahveci esnafı iş yapamayacak.

Hoş, kapatılmadan önce de iş yapamıyorlardı.

“Oyun yasağı” nedeniyle kahveler “sinek avlar” bir haldeydi.

Aralarında kendiliğinden kapatılanlar bile oldu.

Onlar açısından fark eden çok şey olmayacak.

Durumları zaten çok kütüydü, yine öyle olacak.

Lokantalar ve restoranlar kapatılmış değil…

Ancak, “işyerinde servis” yapmaları yasak…

Bir başka deyişle de masalarına müşteri alamayacaklar.

Yalnızca paket servisi yapabilecekler.

Restoranlar için böylesi bir hizmet söz konusu olamaz.

Doğal olarak bugün hepsinin kapısına kilit vurulacak.

Lokantalara gelince… Aralarında paket servisi yapabilecek olanlar belli…

Sayıları da çok fazla değil…

Lokantaların büyük bölümünün de kapısına kilit vurulacak.

Açık oldukları dönemlerde işleri pek düzgün değildi.

Artık hiç iş yapamayacaklar.

Aynı şey kafeler için de geçerli.

Okullar tatile germişti. Yeni önlemler doğrultusunda yeni yıla kadar açılmayacaklar.

Doğal olarak okul servisleri de işsiz kalacak.

Yeni önlemlerden etkilenen başka işyerleri de var.

Artık “gelir” diye bir şey söz konusu olamayacak.

İşin kötüsü tek sorun gelir olmaması değil…

Gelirler kesilirken giderler kesilmiyor.

Her şeyden önce kiralar işlemeye devam edecek.

Bunları karşılayacak güçleri var mı?

Ne gezer…

Birikimleri olmadığı gibi büyük bölümünün dağ gibi yığılmış borçları var.

Hizmet sektörü, geniş istihdam sağlayan bir sektör…

Çalışanların büyük bölümü “günlük yevmiye” usulü çalışıyor.

Çalışmazlarsa para yok.

Öyle “kısa çalışma ödeneği” almaları da söz konusu değil…

“Beş parasız kalacaklar” dense yeridir.

Alınan önlemlerin yaratacağı başka sonuçlar da var.

Ancak önlemler için “gereksiz” demek olanaksız…

Korona virüs salgınının ulaştığı boyut ortada…

Virüs alabildiğine azgınlaşmış durumda…

Türkiye’deki tablo ürkütücü… Eskişehir’deki tablo da aynı şekildi.

Etkili önlemler alınması kaçınılmazdı.

Bugün uygulamaya girecek olan önlemlerin “yeterli” olacağı bile tartışmalı…

Umarız ki, fazlasıyla etkili olurlar da daha sert önlemlere gerek duyulmaz.

Önlem alınması tamam…

Buna kimse itiraz edemez.

Ancak önlem alınırken, bunlardan etkilenecek kesimlerin de düşünülmesi gerekirdi.

Elbette ki, düşünülmüştür.

Ama üretilen bir şey yok.

En küçük bir destek söz konusu değil…

“Esnaf kaderleriyle baş başa bırakılmış” durumda…

 İşte bu olmaz.

Kabul de edilemez.

Ancak, kabul edilmese bile yapılabilecek bir şey de yok ne yazık ki…

“Sonumuz hayır olsun” demekten başka bir şey gelmiyor elden…