Mart ayı başlarında “Yeni kontrollü normalleşme dönemi” başlatıldı.

Korona virüsle mücadele için alınan önlmelerin önemli bir bölümü kaldırıldı.

Okullarda da yüz yüze eğitim başlatıldı.

“Yeni kontrollü normalleşme dönemi” başlangıcından bu yana bir ayı aşkın süre geçti.

Salgının ulaştığı boyut korkunç…

Açıklanan veriler karşısında endişeye kapılmamak elde değil…

Yüz yüze eğitime açılan kurumlarda oluşan tablo da ortada…

Okullar açıldı da ne oldu?

Okula giden çocukların en küçük bir kazancı oldu mu?

Ne gezer?

Olanlar malum…

“Okullar açılmadan aşılanacak” denilen eğitim çalışanları aşılanmadılar.

Okullarda yüz yüze eğitim için alınması gereken önlemlerin önemli bir bölümü alınmadı.

Eğitim çalışanları ve öğrenciler ile veliler büyük bir risk altına sokuldular.

Vaka haberleri arka arkaya gelmeye başladı.

Çok sayıda öğretmen korona virüse yakalandı. Aynı şekilde öğrenciler de virüsten kaçamadılar. Doğal bir gelişme olarak öğrenci velileri de efazlasıyla etkilendiler.

Sürekli uyarılar yapıldı.

“Bu koşullarda yüz yüze eğitim sakıncalı, uzaktan eğitime geçilsin” denildi.

Denilmesine denildi de dinleyen kim?

Yanlışta ısrar edildi.

Sonunda yüz yüze eğitime açılan okullarda sınıfların büyük bölümünde yeniden uzaktan eğitime geçildi.

Bu, gecikmeli ve eksik bir önlemdi.

Anasınıfı, anaokulu ile okul öncesi eğitim veren kurumların yüz yüze eğitime devam ettirilmesi yanlıştı.

Dile getirildi.

Sonunda bu yanlıştan da dönüldü.

İl Hıfzıssıhha Kurulu tarafından alınan ve bugün uygulamaya geçirilecek bir karar var.

“COVID-19 salgınının İlimizdeki seyrine bağlı olarak tüm resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumlarının (bağımsız anaokulları, anasınıfları ve okul öncesi uygulama sınıfları) 12 Nisan 2021 tarihinden itibaren yüz yüze eğitime ara vermelerine, yüz yüze eğitimin ara verildiği bu kuruluşlarda uzaktan eğitim faaliyetlerine devam edilmesine” deniliyor.

Bu kararla birlikte anaokulları, anasınıfları ve okul öncesi uygulama sınıfları da kapanmış oldu.

Doğru bir karar…

Ama çok gecikmeli olarak alındı.

Uyarılar yapıldığında alınmış olsaydı çok daha iyi olurdu.

Kararda, 8’nci ve 12’nci sınıflar ile ilgili bir şey yok.

Yüz yüze eğitim devam edecek mi?

Büyük bir olasılıkla öyle…

Öyle ise bu da yanlış…

İlgili ilgisiz herkesin gördüğü bir gerçek var.

Korona virüs salgınında en küçük bir ihmali kaldıracak yan yok.

Yapılması gereken çok şey var.

Yapılmaları kadar zamanıda yapılmaları da çok önemli…

Gecikmeli önlemler, istenilen etkiyi gösteremiyor.

Bu gidişle 8’nci ve 12’nci sınıfların yüz yüze eğitime devam etmeleri çok zor.

Bir süre sonra uzaktan eğitim kaçınılmaz olacak.

O günün gelmesini beklemeye hiç gerek yok.

Gereken karar bugünden alınmalı ve gerek eğitim çalışanları gerekse öğrenciler büyük riskten kurtarılmalı.

Yapılması gereken bu… Umarız ki, daha fazla gecikmeden yapılır.

Bu arada toplu taşımanın hali de ortada…

Yolcu sınırlaması falan yok.

Günün belirli saatlerinde araçlarda sosyal mesafe diye bir şey kalmıyor.

“Virüse açık davet” sözkonusu…

Korona virüs da bu açık daveti hiç reddetmiyor.

Yayıldıkça yayılıyor.

Bilim adamlarının ortaya koyduğu bir tespit var.

“Virüsün yayılması konusunda en uygun zemin toplu taşıma araçları” diyorlar.

Bu çok net olarak da görülüyor zaten…

Bu konuda da bir önlem şart…

Ancak, Eskişehir özelinde alınacağa pek benzemiyor.

Ankara’dan işaret bekleniyor hep…

Bakanlar Kurulu bugün toplanıyor.

Yeni önlemler görüşülecek…

Bakalım alınacak kararlar ne olacak?

Bekleyip göreceğiz…