Eskişehir Gastronomi Derneği Başkanı Murat Arnik, mevcut düzenlemeye göre işyeri kiralarında kira gelirinden doğan verginin mülk sahibi yerine kiracı konumundaki esnaf tarafından ödendiğini belirtti. “Bu durum, esnafın zaten yüksek fahiş kira bedelleri, KDV, vergi, SGK, elektrik, doğalgaz, işçi maliyetleri, yüksek banka komisyonları ve diğer zorunlu giderlerle mücadele ettiği bir ortamda, esnafa ciddi bir mali yük oluşturmaktadır “ diyen Arnik, “Zaten normalde kira gelirlerinden doğan vergiyi, kirayı alan mükellefin yani işyeri sahibinin ödemesi gerekirken, bu yük esnafın sırtına bindirilmiş durumda ve esnaf ve sanatkarımız yıllardır çaresizce bu durumdan çıkmanın yollarını aramaktadır.” dedi.
Esnafımız sahipsiz
Arnik, Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) verilerine göre sadece Eskişehir’de 2024 yılında yaklaşık 300 lokantacının kepenk kapattığını ifade etti. Arnik; “Esnaf teşkilatımız yalnız kalmış, kaderine terk edilmiş ve adeta çırpınmaktadır. Temsil yetkisi olan, hak ve hukuklarını arayacak olan STK ve oda başkanları kafasını kuma gömmüş, sıcak odalarında sessiz durmayı tercih etmektedirler.” diyerek esnaf teşkilatının bu kadar çok sorunu varken yetkililerin vebal atında olduklarını belirterek derhal sahaya inin ve esnafın sorunlarına ortak olun. İşyeri kiralarında uygulanan stopaj vergisinin esnaf ve sanatkârlarımızın üzerinde oluşturduğu ağır mali yük, işletmelerin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor. Esnafımız sırtında kambur olan bu kira stopajından tamamen kurtulmak istiyor ve bu uygulamanın ivedilikle gözden geçirilmesini istiyoruz” dedi.
Vergilendirilmiş kazanç kutsaldır, ancak adil vergi sistemi şart
ESGASTRODER Başkanı Murat Arnik, Türkiye’de adil bir vergi sisteminin kurulamadığını belirterek, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınması gerektiğini vurguladı. Kira stopajının esnafa haksızlık ve külfet olduğuna dikkati çeken Arnik; “Mülk sahibinin yükümlü olması gereken, kira gelirlerinden doğan vergi olan kira stopajı çok büyük bir haksız düzen oluşturuyor. Bugün bir esnaf işyeri kendisinin değilse, her ay kiranın yüzde 20’sini stopaj olarak mülk sahibine ödüyor. Bununla birlikte damga vergisi de eklendiğinde yüzde 20’nin üzerinde ekstra bir ödeme yapıyor. Dolayısıyla işyeri sahibi de kendi ödemesi gereken vergiyi fazladan kira olarak esnafımızdan almış oluyor. Haksız bir düzen ile birlikte esnafımızın omzuna yüklenen bu kira stopajı kiracıdan, yani esnafımızın üstünden kaldırılmalıdır. Esnafımız normal kirasını ödemekte zorlanırken, birçok vergi ve giderlerini ödemeye çalışırken en azından haksız yere alınan kalemlerden kurtarılmalı.” diye konuştu.
Kirasını kim alıyorsa stopajını o versin
Arnik, “Kira bedelinden gelir elde eden mülk sahiplerinin vergisini biz veriyoruz. Kirasını kim alıyorsa stopajını o versin. Vergiyi vermesi gereken mal sahibi, yani işyerinden kira geliri elde edendir. Bu verginin kaldırılarak esnafa bir ayrıcalık istemiyoruz; yalnızca haksızlığın ortadan kaldırılmasını bekliyoruz. Bugün Türkiye genelinde binlerce esnaf, kirasını ödemekle kalmıyor; kira gelirinden doğan vergiyi de mülk sahibi adına ödemek zorunda kalıyor. Bu, hem mali açıdan büyük bir yük hem de adalet duygusunu zedeleyen bir uygulamadır.”
Normal koşullarda "vergi", mükelleften alınır
Arnik açıklamasına şöyle devam etti, “Gelir Vergisi Kanunu'na göre sahip olunan gayrimenkullerin kiralanmasından dolayı elde edilen gelir, halk arasında kira vergisi olarak bilinen GVK m.70 uyarınca gayrimenkul sermaye iradı (GMSİ) olarak vergilendirilir. Hem konut hem de işyeri kira gelirlerinden gelir vergisi alınır. Normal koşullarda "vergi", mükelleften alınır ibaresi vardır. Maliye'nin kira stopaj tahsilatındaki dikkate aldığı en önemli şey "kasasına giren sıcak para." Teferruatlarla ilgilenmediği de aşikâr. Maliye, stopaj vergisini kimin ödediğine pek bakmıyor; kasaya para giriyorsa pek sorun etmiyor. Oysa kazın ayağı hiç de öyle değil: Bu para, mükellefin yani işyeri sahibinin cebinden çıkması gerekirken, bunu kiracıya ödettirmekte. İşyeri kira gelirleri ile alakalı kiracı, kirayı mal sahibine vermeden önce yüzde 20 stopaj yapar ve kalan tutarı mal sahibine öder. Kesilen yüzde 20’lik tutar ise kiracı tarafından işyeri sahibi adına vergi dairesine beyan edilir ve vergisi ödenir. Ekonominin temel taşı olan esnaf ve sanatkârlarımızın nefes alabilmesi için kira stopaj yükü artık son bulmalıdır. Kira stopajı mükellefi, gelir sahibi olan mülk sahibi olmalıdır. Kiracıdan alınması, vergi sorumluluğunu yanlış kişiye yüklemektedir”
Stopaj sana ait
Arnik, “Uygulamada işyeri sahibi ile kiracı, kira konusunda anlaşırken işyeri sahibinin sıklıkla kullandığı ve herkesçe bilinen, hem kiracıyı hem de vergi açısından devleti zarara uğratan "stopaj sana ait" uygulaması vardır. Yani işyeri sahibi çoğu zaman sadece cebine girecek kiraya bakmakta, cebinden ekstra bir ödeme çıkmadığı için işyeri kirasından yapılacak stopajla pek ilgilenmemektedir. Bu noktada uygulamada sıklıkla çift kira kontratı yapıldığını duymaktayız; biri Maliye, diğeri ise kendileri için. Görüldüğü gibi stopaj, işyeri sahipleri tarafından sıklıkla kiracılara ödettirilmekte, bu durum altından kalkamayan ve yüksek kiralara karşı direnemeyen kiracı, iki ayrı kontrat yaratmakta. Gerçek kira değeri üzerinden stopaj yapılmamakta ve üstelik kiracının ödediği stopajlar, sanki işyeri sahibinin cebinden çıkmış gibi işyeri sahibinin gelir beyanından mahsup edilerek işyeri sahibine iade edilmektedir.
Daha da önemlisi bu durum halk dilinde ve uygulamada herkesçe bilinmektedir. Sanıyoruz Maliye'nin burada dikkate aldığı en önemli şey "kasasına giren sıcak paradır. Teferruatlarla ilgilenmediği de aşikâr diye düşünüyoruz”
Enflasyon ile mücadelede tek çözüm sorunu kaynağından çözmektir
Son dört yılda dükkân ve mağaza kiralarının %300’ün üzerinde arttığını belirten Arnik, “Mülk sahiplerinin yaptığı fahiş artışların yanında stopaj vergisinin de esnafı yük altına soktuğunu, dükkân açmak isteyen esnafın bu yükle başa çıkamadığını söyledi. Kira sözleşmelerinin çoğunda mülk sahiplerinin taleplerine göre hareket edildiğini, net kira üzerinden yapılan anlaşmalarla verginin esnafa yüklendiğini vurguladı.
Vergi sisteminde adalet ilkesi yeniden tesis edilmelidir. Kimin gelir elde ettiği net şekilde belli iken, o gelire bağlı verginin farklı kişiden alınması kabul edilemez.
Maliye Bakanlığı bünyesinde oluşturulacak bir teknik komisyonla, işyeri kira gelirleri yeniden düzenlenmelidir. Eskişehir Gastronomi Derneği olarak, başta Hazine ve Maliye Bakanlığımız olmak üzere tüm ilgili kurumlara çağrımız; kira stopajı uygulamasının yeniden ele alınması, adil bir vergilendirme sistemine geçilmesi ve esnafın sırtındaki bu yükün kaldırılması yönündedir”