Seyitgazi ilçesinde orman yangınına müdahale ederken alevlerin ortasında kalan ve aralarında dozer operatörü Eyüp Dereli'nin de bulunduğu 10 görevli şehit oldu. Dereli'nin Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderilen cenazesinin Eskişehir'e getirilmesi beklenirken, Çamlıca Mahallesi Fisun Sokak'ta taziye çadırı kuruldu. Sokağın başına dev Türk bayrağı asıldı. Acılı aile yakınları ve sevenleri gözyaşları içinde beklerken Tepebaşı Kaymakamı Saadettin Yücel, taziye çadırına gelerek aileye geçmiş olsun temennisinde bulundu. Kaymakam Yücel'in aileye başsağlığı dilemesinin ardından şehitler için dua okundu.

"İşine o kadar sadıktı, çok seviyordu”

Gazetecilere açıklamada bulunan acılı baba Salih Dereli, oğlu ile son olarak pazartesi günü öğle saatlerinde görüştüklerini söyledi. Salih Dereli, "Yandık. Kimse böyle olsun istemez. Bu zamana kadar hiç böyle olmadı. Takdiri ilahi, yapacak bir şey yok. 5 senedir ormanda çalışıyor, ondan önce de belediyedeydi. O, 10 senedir çalışıyor dozerde. 2 dozer birden yanmış orada. 2 operatör şehit, kurtulamamışlar. Bir ters gelmiş. Bilecik'teki nasıl dönüyor. Allah beterinden saklasın ama yandık işte. Bu kadar, yapacak bir şey yok. Evliydi, 2 çocuğu vardı. 1 oğlu, 1 kızı var. İşine o kadar sadıktı, çok seviyordu. En son pazar günü görüştük. Köye geldik, annelerini alıp geldiler. Mihalıççık'ta oturuyorlar. Seyitgazi'ye geldi, annesi de yanında duruyordu. Ben de köyde bekliyorum. En son orada gördüm. Pazartesi aradık, oradayken konuştum, 'Bir sıkıntı yok baba, iyiyiz. 3-4 dozer, arazözlere yol açıyoruz' dedi. Yol açıyorlardı onlar. Pazartesi öğlen görüştük, bir daha da telefonlar çekmedi. Dağın başındalar ya. 'Ara sıra bizi ara oğlum' dedik ama arayamadı" ifadelerini kullandı.

Mihalıççık ilçesinde çalıştığı ve görevlendirme ile Seyitgazi'ye gittiği öğrenilen Eyüp Dereli'nin cenazesinin ikindi namazını müteakip Reşadiye Camii'nden kaldırılacağı öğrenildi.

Yangında şehit olan işçinin görüntüleri yürekleri dağladı

Eskişehir'in Seyitgazi’de orman yangınına müdahale ettiği sırada alevlerin arasında kalarak hayatını kaybeden orman işçisi Eyüp Dereli'nin ormanda çalışma yaparken görüntüleri ortaya çıktı. Görenlerin yürekleri sızlarken şehit olan Eyüp Dereli'nin cenazesinin ikindi namazını müteakip Reşadiye Camii'nden kaldırılacağı öğrenildi.

Eren Arslan'ın babası: "Oğlum ters rüzgara yakalanarak yangının ortasında kalmış"

Orman yangınında şehit olan 23 yaşındaki AKUT gönüllüsü Bayram Eren Arslan'ın babası Gürsel Arslan, oğlunun cenazesini teslim almak için Adli Tıp Kurumuna geldi. Acılı baba, oğlunun her zaman fedakar bir karaktere sahip olduğunu belirterek, "Oğlum en son Adıyaman'daki depremde görev almıştı. Evde durmazdı. AKUT'taki ağabeyleri nereye çağırırsa oraya giderdi. Bize haber vermeden giderdi. Son olayda da öyle olmuş. Kendisine ulaşamadık. Yetkililerden henüz bir açıklama duymadım. Ters rüzgarda yangının ortasında kalmış oğlum. En son pazar akşamı görüşmüştük. Eve gelmişti. Birkaç eşya almıştı yanına ama bize bir şey söylemedi. Ben bir yerlere gideceğini biliyordum. Boş durmuyordu. Endüstri mühendisliği üzerine bir ofis açmıştı kendisine. Ofisi açmasına rağmen AKUT'un eğitimine katılmıştı. Ben de işinin başında durması gerektiğini söylemiştim. İkisini de bir şekilde hallederim demişti. Hep yardımsever biriydi. Benimle de iletişime geçerdi. Kişileri kurtardığında gazetecileri oraya çağırmamı söylerdi. Gurur duyuyorum oğlumla. Doğayla uğraşan birisiydi. Dün kızımla konuştum. Ağabeyinin ağaçları ve kuşları kurtardığını ve cennete gittiğini söyledi" dedi.

Hala Ayten Kocaman: "Ayın 14’ünde düğününü yaptık, şimdi bu acıyı yaşadık"

Şehit olan Eskişehir Orman Bölge Müdürlüğü personeli Tolunay Kocaman'ın cenazesinin, Kümbet Mahallesi'ndeki evine getirilmesi bekleniyor. Şehit Kocaman’ın halası Ayten Kocaman, "Yeğeninin çok atak ve cesurdu. Çok üzüldüm, çok acı bir şey. 11 gün önce düğününü yaptık. Çocuklar kendi güçleriyle okudular, babası çiftçilikle uğraşıyordu. Ağabeyi öğretmen oldu, diğer abisi sinema tiyatro okudu İstanbul’da yaşıyor. Bir diğeri de Eskişehir’de öğretmen, üç erkek kardeşler. Tolunay da liseyi bitirince çalışmaya atıldı. Çok atak, cesur bir çocuktu. Hep ‘Ben yaparım’ diyen bir çocuktu. Ben haberi dün akşam saatlerinde aldım. Buraya da gelemedim haberleri yok diye. Geçen sene burada da bir yangın olmuştu, 700 civarı balya yandı. O zaman da çok çalıştı, çok yardımcı oldu. Ayın 14’ünde, bir hafta önceydi düğünü" diye konuştu.

Kaynak: İhlas Haber Ajansı