Anadolu’daki ilk kubbeli eser

Türklerin Anadolu’yu fethettikten sonra Selçuklu Sultanı 1. Alâeddin Keykubat döneminde yaptırılan Hamamkarahisar Camii,Kaplıca, Mesire alanı yok olmakla karşı karşıya. Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan SEV yönetim Kurulu Başkanı Bekir kalır bu eserin bir an önce restorasyonunun yapılması için harekete geçilmesi çağrısında bulundu. Selçuklu eserlerinde genellikle kubbe kullanılmazken Selçuklar döneminde yapılan eserlerden ilk kubbe kullanılan eser olan Hamamkarahisar Camisi hakkında bilgiler de veren Bekir Kalır, “Anadolu’da belki ilk kez bu camide kubbe yapısını görmekteyiz. 12m yükseklikte kubbe bir sanat şaheseridir.  Yine Selçuklu Cami eserlerinden son Cemaat alanı yapılmamakta; Hamamkarahisar Camisinde son cemat yeri, iki küçük kubbe ile bütünlük sağlanmıştır. Caminin girişinde üç bölme kubbe kasnağı dikkati çekmektedir. Camide kullanılan tuğlaları adeta granit kaya gibi sağlam olup özeliğinden hiçbir şey kaybetmeden günümüze kadar ulaşmıştır” dedi.

Merkez olarak düşünülmüş

Kalır caminin bulunduğu bölgede yerleşim alanı bulunmadığına da dikkat çekerek, “Cami ve kaplıcanın burada yapılmasının tek açıklaması, yöredeki yedi köyün orta alanında bulunması, kaplıca ile bütünlük sağlamakta, dolayısıyla yöre insanlarının özelikle dini ve milli günlerde, bir araya gelmelerine vesile olmalarını sağalmakta olarak düşünülmektedir. Cami ve kaplıca alanında başka bir yapı görünmez. Burası bir merkez olarak düşünülmüş merkezin çevresinde bulunan Koçaş, Dinek, Dutlu, Kavuncu,Yazır,Hamamkarahisar Kadıncık mahalleri bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.

Suyu romatizmal hastalıklar için şifalı

Kalır sözlerini şöyle sürdürdü, “ Kaplıcanın suyu hafif eğimli bir tepenin yamacındaki tek bir kaynaktan çıkıyor. 35 ˚C sıcaklıktaki suyun debisi 45 lt/ sn. Kaplıca suyu Bikarbonatlı, Kalsiyumlu, Sodyumlu, Bromürlü ve radyoaktif bir bileşime sahiptir. Kaplıca suları banyo ve içme kürleri için elverişlidir.  Kaplıcada yer alan ve tarihsel değeri de olan iki hamamın içinde 1.5m derinliğinde ve 6mx6m boyutlarında biri erkeklere, biri kadınlara ayrılmış iki havuz var. Romatizmal hastalıklar, böbrek, idrar yolu hastalıkları, metabolizma bozuklukları, cilt hastalıkları ve sinir sisteminin uyarılmasında yararlıdır. Ezelden olduğu gibi örf, adet ve geleneklerine önem veren ve bunların yaşatılmasını çok önemli gören günümüz insanları da, atalarımızda olduğu gibi böylesine mutluluklar yaşamak istiyorlar.”

S E V Detay1Sev Detay2


 

Muhabir: Hatice Esin Kırnalı