Anahtar Parti Eskişehir İl Başkanı Çağlar Ölce açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
"Öncelikle, dün yaşadığımız ve Eskişehir’de de hissedilen deprem nedeniyle tüm hemşehrilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Yapılan resmi açıklamalara göre 81 yaşındaki bir büyüğümüz hayatını kaybetmiş. Vefat eden vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyoruz.
Eskişehir’in deprem tehdidi altında olduğu tartışmasız bir gerçek. Bu gerçeğe rağmen hâlâ bazı yetkililerin kılını kıpırdatmaması, affedilemez bir ihmaldir. Bugün size Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden bahsetmek istiyorum. Eskişehir'de bu binanın depreme dayanıksız olduğunu bilmeyen yok. 1976 yılında temeli atılmış, 15 yılda tamamlanmış bir bina… O tarihten bugüne üç farklı deprem yönetmeliği değişti, her biri ciddi yenilikler getirdi. Ama ne yazık ki bu bina hâlâ 1975 şartlarına göre ayakta duruyor.
2023 yılının Kasım ayında üniversite yetkilileri binada güçlendirme yapılacağını ve bunun tamamlanmasıyla binanın uzun yıllar hizmet vereceğini açıkladı. Ancak üzerinden neredeyse iki yıl geçti, hâlâ tek bir çivi çakılmadı. Bu nasıl bir yönetim anlayışıdır? Bu hastane sadece Eskişehir değil çevre illerden gelen vatandaşlara da hizmet vermektedir. Yaklaşık 1 buçuk milyon insana hizmet veren bir hastanenin güvenliğini nasıl sağlayacaksınız?
Yeni hastane binası dahi yapılsa yapımı uzun yıllar alacaktır. Bu süreçte mevcut bina kullanılmaya devam edilecekse, bu binanın güçlendirilmesi zorunludur. Aksi halde her gün yaklaşık 3-4 bin hasta, refakatçi ve personel, bile bile ölüm tehlikesine maruz bırakılmaktadır. Bu Eskişehir halkının can sağlığını tehlikeye atmaktır.
Ayrıca bir hatırlatmak istiyorum. İYİ Parti’deyken bu binanın depreme dayanıksızlığı konusunda demeçler veren Nebi Hatipoğlu, AK Parti’ye geçtikten sonra bu konuda ne yaptı? Sessiz kalmak da, felaketi beklemek de suça ortak olmaktır.
Bir sonraki depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz. Ama biliyoruz ki bu bina, bugünkü haliyle o depreme dayanamaz. Bu riski bile bile devam ettirmek, yalnızca ihmalkârlık değil, doğrudan halkın canına kastetmektir.
Biz Anahtar Parti olarak halkımızın güvenliği için elimizi her konuda olduğu gibi bu konuda da taşın altına koymaya hazırız."