Seyitgazi Belediyesi önümüzdeki hafta sonu bir ilke imza atıyor. Etkinliği adı “1. Seyitgazililer Buluşması.” Bu etkinlikle ilgili olarak hazırlıklar sürüyor. Bu arada Seyitgazi’nin genç Belediye Başkanı Sayın Hasan Kalın etkinlik davetiyesini nezaket gösterip bizzat eliyle getirdi. Değerli arkadaşımız Özdemir Uçak ile birlikte kendisini gazetede kısa bir süre misafir ettik. Kendisiyle sohbet sırasında Başkan Kalın gerçekten çarpıcı ifadeler kullandı. Özellikle toplumsal ayrışmanın, ötekileştirmenin ve kutuplaştırmanın moda olduğu günümüzde her mezhepten, her etnik kökenden insanımızın millet olma bilinciyle bin yıldır Seyitgazi ve yöresinde barış içerisinde, kardeşçe yaşadıklarını hatırlatarak “Bu kültürün anlatılması, öğretilmesi ve farkına varılması için Seyitgazililer olarak önümüzdeki hafta sonu böyle bir buluşma organize ettik!” dedi.
Doğrusu çok dikkat çeken ifadeler. Şöyle bir düşündüm. Seyitgazi demografik yapısıyla tam anlamıyla bir Türkiye mozaiği sayılabilirdi. Seyitgazi’de de millet olma şuurunun dışında herhangi bir rahatsızlık sıkıntı da oluşmuş değildi. Başkan Kalın’ın bu tespiti “Bin yıllık kardeşliğin” hikayesi gibiydi.
+++
TURİZM GELİŞECEKSE…
TBMM’de 2018 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Geçtiğimiz günde bu görüşmelerde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bütçesi ele alınmış. Komisyon üyesi Eskişehir milletvekili Utku Çakırözer bakanlık bütçesi görüşülürken Eskişehir’de yapılması gereken ancak yapılamayanlar konusunda bir çağrıda bulunmuş. Örneğin tarifeli uçak seferlerinin turizmin gelişmesine yapacağı katkı dikkate alınarak turizm şirketlerinin teşvik edilerek uçak seferlerinin düzenli hale getirilmesini talep etmiş. Öte yandan bir türlü bitirilemeyen Sazova'daki Kültür Merkezi’nin tamamlanması için destek istemiş.
Şimdi benimde takıldığım konulardan birisi şu tarifeli uçak seferleri meselesi. Turizm gelişecekse, önümüzdeki dönemde Eskişehir Fuar ve Kongre Merkezi haline dönüşecekse bu tarifeli uçak seferleri meselesi çözümlenmeli. Çakırözer’in çağrısı yerinde bir çağrı…
+++
HERKES FARKINDA DA…
Başkan Özeçoğlu bağırıyor, teknik direktör Yücel İldiz bağırıyor, futbolcular bağırıyor, en yüksek sesi ile taraftarlar çıkarıp koro halinde bağırıyorlar. Eskişehirspor ile ilgili kesimlerden gelen bu S.O.S. çağrıları ne yazık ki cevap vermesi gerekenler tarafından cevap bulmuyor.
Geçtiğimiz günlerde okudum TBMM eski Başkanı Karabük M. Ali Şahin, Karabükspor’da yaşanan ekonomik ve yönetim krizi ile ilgili devreye girmiş ve diyor ki, “Sorunların çözümü için bir formülüm var. Ancak öncelikle Kardemir yönetiminden beklediğim cevabı aldıktan sonra açıklayacağım! Karabükspor yaşamalı çünkü sadece Karabük’ün değil bölgenin takımı!”
Peki, bizde durum nasıl? Herkes her şeyin farkında. Geçmişte yaşanan tonla olumsuzluğun sebep olduğu enkazın kaldırılması için kimseden şimdilik ses seda çıkmıyor. “Eskişehirspor nedir? Birileri için ne anlam ifade ediyor?" merak ediyorum, başkalarının da merak ettiğini sanıyorum...