Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanı Zihni Çalışkan, geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaptı…

Açıklaması URAYSİM ile ilgili…

Aslında “açıklama yaptı” demek çok doğru olmaz…

“Suçlama yağdırdı” demek daha doğru olur.

Suçladığı kişi de, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen…

Suçlamaları karşılıksız bırakmadı.

“Yanıt” olarak yaptığı kapsamlı bir açıklama var.

Zihni Çalışkan’a yönelik çok ağır sözler içeriyor.

Ancak kapsamı yalnızca “karşı suçlama” ile sınırlı değil…

URASİM ile ilgili kapsamlı bilgiler var.

Ayrıca bilirkişi raporunun önemli bölümleri de içeriyor.

Dedik ya, Zihni Çalışkan’a yönelik sözler çok ağır…

Hani “kavgada bile söylenmez” denir ya… Tam da o türden…

Böylesi bir açıklamanın karşılıksız bırakılması düşünülemez…

Karşılığında kapsamlı bir açıklama yapılması gerekir.

Zihni Çalışkan’ın gerekeni yaptığı söylenemez…

Açıklama bile yapmadı.

Sosyal medya hesabından verdiği bir “yanıt” var.

Diyor ki

 “Birilerinin her zaman yaptığı gibi, engellemeye devam etse de, yaptığımız açıklamalardan rahatsızlık duysa da biz, şehrimize yatırımın gelmesi için çalışacak, ekonomiye katkısı noktasında doğruları her daim anlatmaya devam edeceğiz...

Bizim arzumuz Teknolojik ve yenilik içeren böyle bir yatırımı şehrimiz kazansın istiyoruz! Ayrıca şehrimizin sanayicisi meselenin değerini biliyor ve marka değeri taşıyan projeye sahip çıkıyor.

Biz açıklamamızda URAYSİM Projesinin, şehrimiz açısından ve Eskişehir’li Sanayiciler açısından önemini anlattık..! Büyükşehir Belediye Başkanı da her zamanki gibi, kendi yaptıklarının dışındaki hizmetleri, küçük görme ve önemsizleştirme çabasına giriyor.”

Dedikleri böyle…

Büyükşehir Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in kapsamlı açıklaması dikkate alındığında “yanıt” demek bile olanaksız…

“Kavgada bile söylenmez” dedirten sözlere dair tek söz yok.

Nedeni anlamak çok zor…

Olmaz ya, haydi “polemiğe girmek istemedi” denilsin…

URAYSİM ile ilgili olarak verilen bilgilere dair de tek söz bulunmuyor.

İtirazı var mı yok mu bilemiyoruz…

Verilen bilgiler gerçeğe aykırı ise doğru bilgilerin ortaya konulması gerekir.

Zihni Çalışkan’ın ortaya koyduğu bir şey yok.

Bu, “verilen bilgilerin kabulü” anlamına gelir.

Aynı şekilde bilirkişi raporuna dair de tek laf etmiyor.

Belli ki, edecek laf bulamıyor.

Edecek lafı olsa söylerdi elbette ki…

Uzun sözün kısası, Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanı Zihni Çalışkan yapması gerekeni yapmıyor.

Ne yapıyor…

“Şehre hizmet edebiyatı” ile işi geçiştirmeye çalışıyor.

Yılmaz Büyükerşen’in kapsamlı açıklaması öyle kolayca geçiştirilemez…

Karşılığında verilen yanıtın o açıklamaya yanıt olacak bir yanı yok.

Hani “Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı” denir ya… İşte öyle bir şey…

Zihni Çalışkan, belli ki “köşeye fena sıkışmış” durumda…

Paylaşımında oldukça dikkat çekici bir cümle var.

“Ayrıca şehrimizin sanayicisi meselenin değerini biliyor ve marka değeri taşıyan projeye sahip çıkıyor.”

Böyle diyor.

Demesine diyor da dediklerini doğrulayan bir gösterge yok.

Zihni Çalışkan aslında o sözü ile birilerine “pas” atıp “topa girin” diyor.

İlk açıklamasında da aynı şekilde “pas” atmıştı.

O “pas” atıyor ama “topa giren” olmuyor.

ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş bir ara “topa girecek” gibi yaptı… Hepsi o kadar…

Yani “şehrimiz sanayicisi” pek de Zihni Çalışkan gibi düşünmüyor.

Kent kamuoyunda hakim olan düşünce de belli…

Dün de AHPADİ Dönem Sözcüsü Mehmet Ektaş kapsamlı bir açıklama yaptı.

“Neyin ne olduğunu” ve “kimin neyi savunduğunu” ortaya koydu.

Bir hukukçu olan Zihni Çalışkan’a yönelik de önemli ve ağır söylemler var.

Karşılığında ne diyeceğini bilemiyoruz…

Neyse…

“Eskişehir edebiyatı” her şeyin kılıfı olamıyor.

Şu çok net, Alpu Ovası’ın katledecek hiçbir girişim kent kamuoyundan destek görmüyor… Görmez de…