Herkesin hayat mücadelesi farklı olsa da ebeveynlerin tek dileği, tek istekleri şüphesiz çocuklarının geleceğini sağlamak, onların hayata daha iyi şartlarda atılmasına katkıda bulunmak tek istek ve arzu..

Tüm ülkeyi olduğu gibi şehrimiz esnafını da olumsuz etkileyen pandemi sürecinden çıkmış hayat normal akışıyla devam ediyor..

Burada esnafların değil aslında tüm şehrin insanları ilgilendiren durum öğrenci şehri Eskişehir’de onlarsız yaşanan süreç herkesi etkiledi desek yalan olmaz..

Kolay değildir dışarıda, başka bir memlekette çocuk okutmak..

Kolay değildir, gurbet ellere çocuklarını göndermek..

Herkesin gözü kulağı yeni eğitim öğretim yılına çevrilmiş durumda..

Esnaf umutlu..

Ev sahipleri umutlu..

Emlakçılar umutlu..

Kısacası şehrin ekonomisini ayağa kaldırmak için herkes umutlu..

Umutlu da umutsuz olanlar şüphesiz bu şehre ilk kez gelecek olan çocuklarımız, gençlerimiz..

Apartlar onları bekliyor..

Devlet yurtlarına girme şansını kaybeden o gençler..

Bu şehri yönetenler..

Başta seçilmişler..

Sivil toplum kuruluşları..

Şehrimizin önemli isimleri..

Onlara sahip çıkalım..

Geleceğimiz olan gençleri görmemezlikten gelmeyelim..

Onların barınabilecekleri evler ve apartları lütfen fırsat bu fırsat deyip 3-5 bin kiralarla onları mağdur etmeyin..

Elinizdeki imkanları kullanırken, bunu fırsata çevirmeyin..

Kimi Anadolu Üniversitesi’ne..

Kimi Osmangazi Üniversitesi’ne..

Kimi ESTÜ’de gelecek hayalleriyle eğitimlerine başlayacak..

Bu şehre yeni gelen ve halen gelmekte olan gençlerimize sahip çıkalım..

Bu şehrin nimetlerini iyi bilelim..

Esnafımıza burada ciddi sorumluluk düşüyor..

Öğrencileri müşteri gibi gören zihniyetten uzak durun..

Unutmayın onlar sizin, bizim..

Bu ülkenin en değerlileri..

Onları müşteri değil..

Kendi çocuğunuz gibi görün..

Zira onlar burada hem okuyacaklar..

Hem şehrin ekonomisine katkı sunacaklar..

Fırsatçılıktan uzak durun..

Eskişehir herkese yeter..

 

 

HAYATLARINDA BİR İLK YAŞADILAR

Emekçilerin çocukları onlar..

Yaz başlar onlar için yolculuk..

Yaz başlar onlar için hüzün..

Yaz başlar onlar için geçim..

Hani dedik ya kader..

Ekmek kavgası..

Sıla hasreti..

Gurbetten indim şehre..

Alpu’da yaşayan, çalışan emekçiler..

Mevsimlik işçilerin çocukları onlar..

Yazın kavurduğu sıcaklarda onlar çadırlarında..

Ya da aileleriyle birlikte sahadalar..

Ama o saha Eskişehirspor sahası değil..

Sabahın köründe başlayan, akşam ezanına kadar süren saha..

Hepsi pırıl pırıl çocuklarımız..

Belki hayatlarında ilk kez gurbete çıktılar..

Belki hayatlarında ilk kez hayvanat bahçesi gördüler..

Belki hayatlarında ilk kez masal şatosu gördüler..

Belki hayatlarında ilk kez yüzme havuzu gördüler..

Belki hayatlarında ilk kez paylaşmayı yaşadılar..

Yani onlar bizim çocuklarımız..

Okul öncesi Alpulu mevsim işçilerinin çocukları doyasıya Eskişehir’de eğlendiler, güldüler, paylaştılar ve yeni dünyaya kim bilir umutla baktılar..

Gençlik ve Spor İl Müdürü Abdulselam Er, o çocukların etkinliğinde başroldeydi..

Onları etkinliklerde yalnız bırakmadı..

Onlara daha çok zaman ayırdı..

Siz hep gülün çocuklar..

Siz güldükçe umutlarımız artıyor..

“Bir toplumun asıl ruhunu en iyi gösteren şey o toplumda çocuklara nasıl davranıldığıdır." 
-NELSON MANDELA-