Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongre süreci devam ediyor.
Üye listeleri askıdan indi.
Sırada delege seçimleri var.
Tarihleri belirlenmiş değil.
Ancak takvime göre bu ay içerisinde yapılmaları gerekiyor.
Sürecin sonraki aşamasında da ilçe kongreleri yer alıyor.
Kısacası kongre sürecinin önemli aşamaları iyice yaklaşmış durumda…
Böylesi bir dönemde alınan bir karar…
“Kesin ihraç istemi ile disipline sevk ve önlemli olarak üyelik haklarından uzaklaştırma” içeriyor.
“Peşinen cezalandırma” söz konusu…
Kararı alan İl Yönetim Kurulu…
Kararda “oybirliği” yok.
“Muhalefet şerhi” var.
“Kesin ihraç” istemi ile “önlemli” olarak disipline sevk edilenlerden birisi Mecit Açıkgöz…
Tepebaşı İlçe Yönetim Kurulu’nda Başkan Yardımcısı konumunda bulunuyor.
Yöneltilen iki suçlama var.
Parti Tüzüğü’nün 70 A maddesinin (a) ve (b) bentlerinde tanımlanıyorlar.
70 A maddesinin (b) bendinde deniliyor ki
Programa ve Tüzük kurallarına, kurultay ve yetkili organ kararlarına aykırı davranmak…”
Aynı maddenin (b) bendinde tanımlanan “suç” da şöyle
“Partide aldıkları görev ve sorumlulukla ve üyelikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunmak…”
Böylesi suçlamalar yöneltilen Mecit Açıkgöz “yeni bir partili” değil…
“Oldukça kıdemli” sayılır.
Yöneticilik konusunda da deneyimli…
Uzunca bir süredir Tepebaşı İlçe Yönetim Kurulu’nda yer alıyor.
İl Yönetim Kurulu’nda görev yapmışlığı da var.
“Tembel” olduğu söylenemez.
Tam aksine “çok çalışkan” denilebilir.
Gününün büyük bölümünü parti çalışmalarına ayırıyor.
Böylesi bir partili o iki bentte tanımlanan suçları işleyebilir mi?
Kesinlikle hayır.
Kendisini tanıyanlardan kime sorulursa sorulsun alınacak yanıt bu olur.
“İyi de ne yapmış” mı?
Aktaralım…
Tepebaşı’nda 692 sandık var.
Sandık görevlilerini belirleyen de Mecit Açıkgöz…
16 Nisan’da yapılan halk oylaması sırasında da tüm sandıklar için görevlendirme yapar.
Yedekler de partide bulunan görevliler tarafından yazılır.
Yedek olarak yazılanlar arasında Mecit Açıkgöz de yer alır.
“Yedek görevli” olarak yazıldığı sandık da 1253…
Olacak bu ya… Sandığın asil görevlisi işyerinden izin alamadığı için görev yerine gelmez.
Onun yerinin Mecit Açıkgöz tarafından doldurulması gerekir.
Gerekmesine gerekir de gerekeni yapmak olanaksız…
“Neden” mi?
Neden olacak, Mecit Açıkgöz’ün üstlendiği görevler…
Mecit Açıkgöz o sandığın da bulunduğu okuldaki tüm sandıklardan sorumludur.
Dahası diğer oy kullanma merkezleriyle de ilgilenmektedir.
“Yedek görevli” olduğu sandığa oturmuş olsa diğer önemli görevleri yerine getiremez.
O da sandık başına bağlanmak yerine daha önemli olan diğer görevleri yerine getirmeyi tercih eder.
Bu arada o sandığı da “boş” bırakmaz.
“Müşahit” görevlendirerek sandığın kontrol edilmesini sağlar.
Bunu bilmeyen yok.
Tepebaşı İlçe Başkanı Vural Yörük biliyor.
Mecit Açıkgöz’ün halk oylaması sırasında nasıl çalıştığını İl Başkanı Sinan Özkar da çok iyi biliyor.
Buna karşın tüm okulun sorumluluğunu üstlenen, yapılması gerekenlerin hepsini yapan Mecit Açıkgöz’ü “yedek görevli olduğu sandıkta bulunmadı” diye “kesin ihraç” istemi ile İl Disiplin Kurulu’na sevk ediliyor.
Üstüne üstlük bir de “önlem” kararı alınıyor.
“Önlem” kararının yaptırımları belli…
Mecit Açıkgöz, Tepebaşı İlçe Başkan Yardımcılığı’ndan ayrılacak… Dahası parti üyeliği de askıya alınacak.
Yani kongre sürecinde seçme ve seçilme haklarını kullanamayacak.
Olacak şey değil…
Ancak olduruldu.
Olayda dikkat çekici bir yan daha var.
Halk oylaması 16 Nisan 2017 tarihinde yapıldı.
“Kesin ihraç istemi ile önlemli olarak disipline sevk” kararının alındığı tarih ise 27 Temmuz 2017…
İki tarih arasında geçen süre 3 aydan daha fazla…
Ortada “çok ciddi bir parti suçu” var da bu kadar süre neden beklendi?
Akla yatkın bir yanıt bulmak çok zor.
“Neden” olarak akla gelen tek şey var.
O da kongre süreci…
Alınan kararla örgütten sorumlu olan Başkan Yardımcısı Mecit Açıkgöz “devre dışı” bırakılmış oldu.
Delege seçimlerini yönetemeyecek… Kendisi ne bir göreve seçilebilecek ne de oy kullanabilecek.
Yapılanın “haksızlık” olduğu tartışılmaz.
Kararı alanlar bile aksini söyleyemezler.
Kararın alındığı dönem dikkate alındığında karar için “kasıtlı” dememek de elde değil…
Bu karar kongre süreci açısından bir “ipucu” sayılabilir.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde kongreler hep çekişmeli geçer… Anlaşılan bu kongre süreci çekişmeli geçmenin yanı sıra tartışmalı da geçecek.
