Eskişehir’de son yıllarda büyük ilgi gören bir mesire alanı var.

Şehri Derya Parkı…

Çok güzel bir alan… Suyu da var ağaçları da…

Yaz aylarında sıcaktan bunalan insanlar için “nefes alma” olanağı yaratıyor.

“Yeni bir tesis” değil…

Kanlıpınar Göleti olarak yıllardır var.

Geçmişi eski de kullanıma açılması “yeni” sayılır.

Nasıl açıldığı da malum…

Alanın mülkiyeti DSİ Bölge Müdürlüğü’ne ait… Yıllarca halkın kullanımına kapalı olarak durdu.

2010 yılında Odunpazarı Belediyesi’ne tahsis edildi.

Tahsisten sonra olduğu gibi kullanıma açılmadı.

Para ve emek harcanarak mesire alanına dönüştürüldü.

Adına da “Şehri Derya Parkı” denildi.

O günlerden bugüne geçen süre yaklaşık 7 yıl…

Bu sürede değişen tek şey var.

O da Odunpazarı Belediye Başkanı... Adalet ve Kalkınma Partili Burhan Sakallı gitti yerine Cumhuriyet Halk Partili Kazım Kurt geldi.

Parkı etkileyecek bir değişim değil… Parkta bir değişiklik de yok zaten…

Tahsis amacı doğrultusunda değerlendiriliyor.

Eskişehirlilerden gelen tek yakınma yok.

Tam aksine giderek artan bir hoşnutluk söz konusu…

Yapılacak iş belli…

Statünün devamını sağlamak…

Gel gör ki yapılan bu değil… Tam tersi…

DSİ ile Odunpazarı Belediyesi arasında imzalanan protokolün süresi 2015 yılında sona erdi.

Varsın sona ersin…

Uzatılıverir…

Yapılması gereken ve kolayca yapılabilecek olan yapılmadı.

DSİ Bölge Müdürlüğü, Odunpazarı Belediyesi’nden “alanın boşaltılıp teslim edilmesini” istedi.

Anlaşılır bir istek değil…

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt isteğin geri çekilmesi için Ankara’da girişimlerde bulundu.

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile yaptığı görüşme olumlu sonuçlanınca istek rafa kaldırıldı.

Yaklaşık 2 yıl sonra da yeniden yöneltildi.

Odunpazarı Belediye Başkanlığı bu kez isteği yargıya taşıdı.

Mahkeme tarafından “yürütmeyi durdurma kararı” verilince devir teslim işlemi gerçekleşmedi.

DSİ Bölge Müdürlüğü’nün en azından mahkeme sonuna kadar beklemesi gerekirdi.

Ancak bekleme gereği duyulmadı.

“Yürütmeyi durdurma” kararına itiraz edildi.

İtiraz kabul edilerek “yürütmeyi durdurma kararı” kaldırıldı.

Yeni kararla birlikte “alanı boşaltıp teslim edin” talebi hemen yinelendi.

Odunpazarı Belediyesi’nin isteği yerine getirmekten başka yapabileceği bir şey yoktu.

Şehri Derya Parkı kullanıma kapatıldı.

Hazırlıklar tamamlandıktan sonra DSİ’ye devir edilecek.

“Devir istemi” ilk gündeme geldiğinde de dile getirdik.

Mesire alanının Odunpazarı Belediyesi’nden geri alınmasını anlamak olanaksız.

Ortaya konulmuş bir gerekçe yok.

“Burasının sahibi biziz” dışında bir şey söylenilmiş değil…

Tamam… Alanın mülkiyeti DSİ Bölge Müdürlüğü’nde olabilir.

Ancak öyle olsa da asıl sahibi belli… Kamu, bir başka anlatımla da Eskişehirliler…

Alan yalnızca Odunpazarı Belediyesi’nden alınmıyor. Gerçek sahibi olan Eskişehirlilerden alınıyor.

Dedik ya…

Ortaya konulan bir gerekçe yok.

Olamaz da zaten…

Eskişehir’de DSİ Bölge Müdürlüğü’ne ait olan tek alan orası değil… Sayıları oldukça fazla…

Bazıları yine Odunpazarı Belediyesi’ne tahsisli… Onlar da halkın kullanımına açık… Durumları da iyi…

Peki ya DSİ Bölge Müdürlüğü’nde kalan alanlar ne durumda?

Sorunun yanıtını almak için yapılacak iş belli...

Yalnızca Orman Fidanlığı’na bakmak yeterli…

Bir zamanlar Eskişehir’in en güzel mesire alanı idi.

Bünyesinde başka tesisler de vardı.

Ya şimdi?

Yıllardır “kullanım dışı” olarak duruyor.

“Bakım” diye bir şey söz konusu değil…

“Bakım” olmayınca ne hale geleceği belli… İçler acısı bir halde bulunuyor.

O güzelim alanın halini görünce üzülmemek olanaksız…

Onu bu hale getirenlere kızıp öfkelenmemek de elde değil…

Başka örnekler de verilebilir.

Ancak hiç gerek yok.

Somut örnekler varken Şehri Derya Parkı’nın geleceği için endişelenmemek olanaksız…

Kısa bir süre sonra “Orman Fidanlığı gibi olur” endişesi var.

“Yersiz” de denilemez…

DSİ Bölge Müdürlüğü’nden resmi bir açıklama yok.

Olsa ne yazar… İstedikleri kadar “Şehri Derya Parkı Eskişehir halkının kullanımına açık kalacaktır” denilsin.

İnandırıcı olmaz…

Orman Fidanlığı’nın hali ortada dururken söylenilenlere nasıl inanılsın.

Öyle bir şey söylediklerinde “siz Şehri Derya Parkı’nı bırakın da şu Orman Fidanlığı’nı içler acısı halden kurtarın” derler adama…