Çok yakında oda seçimleri olacak. Büyüklü küçüklü odaların yeni dönem başkan ve yöneticileri belirlenecek. Bu yöneticilerin belirlenmesi ile ilgili süreç bir hayli uzun. Oda seçimlerindeki strateji tam anlamıyla bir takım oyun. Önce meslek komitelerinin seçimleri yapılacak. Meslek komitelerinde meclis üyleri belirlenecek ve o meclis üyeleri yönetimi, yönetim başkanını belirleyecek. Kısacası Oda seçimlerindeki süreç siyasi partilerin seçim sürecinden zor denilebilir..
İşte o seçimler ile ilgili adaylarda çalışmalarını sürdürüyorlar. Örneğin kamuoyunun belkide en çok ilgisini çeken seçimlerden birisi Sanayi Odası’nda olacak. Şimdiye kadar ortaya çıkmış iki aday var. Birisi Nadir Küpeli, diğeri de Celalettin Kesikbaş… Celalettin bey de bir hayli iddialı söylemlere ve ekibe sahip, gördüğüm kadarıyla Nadir Küpeli’de…
Her iki adayda çalışmalarını sürdürüyorlar. Dün Nadir Küpeli ve birlikte hareket ettiği arkadaşları ziyaretimize geldi. Nadir bey öyle çok konuşan bir isim değil. Ancak yaptıklarının yapacaklarına referans olduğu kesin. Kendisi halen OSB Yönetim Kurulu Başkanı sanayici ve işadamlarının yakından tandığı bir isim: çok ciddi çalışmaları var. Örneğin 26 projeyi içeren hedeflerini sıralamış. Hedeflerinin gerçekçi olmayan bir tarafı yok. Kendisine sordum, “Neler yapacaksınız?” O bize öyle çok şey söylemedi ama her şeyi de söyledi. Sayın Küpeli “Hepimiz bu memleketin çocuklarıyız. Kavgayla, eleştiriyle işimiz yok. Kısa zamanda projelerimizi hayata geçirmeye başladık bunlara devam edeceğiz!”dedi.
+++
MESAJI DOĞRU ALGILAMAK
Bir yerde kavga yoksa, ötekileştirme yoksa, herkesi kucaklama gibi son derece önemli bir kavram daha işin başında hayata geçiriliyorsa sizin niyetiniz “İş bitirmek ve iş yapabilmektir!” Siyasetin, sporun ve bürokrasinin söylem ve eylemleriyle toplumu ayrışmaya ittiği bir dönemde sağduyunun sesi olarak, herkesi kucaklayan, “Hepimiz bu memleketin çocuklarıyız. Kavgayla eleştiriyle kaybedecek zamanımız yok” mesajını ben önemserim arkadaş. Sessiz, sakin ama kendin emin ve kararlı bir duruş çok önemli… Seçimlerin sonuçları ne olur bilmem. Her şey sanayicinin tercihine bağlı elbette. Ancak unutmamak gerekir ki sağduyulu mesajlara ülkemizin içinden geçtiği bir dönemde çok ihtiyacının olduğunu düşünenlerdenim..
+++
BU DEFA ESNAFIN YÜZÜ GÜLSÜN…
Kurban Bayramı yaklaşıyor. Kurban Bayramı yaklaşırken geçtiğimiz Ramazan Bayramı’nda özellikle küçük esnafın daha doğrusu çarşı esnafının karşılaştığı önemli sıkıntı piyasaların işportacı istilasına uğramış olmasıydı. Hatta bu konuyla ilgili olarak Seyyar Tuhafiyiciler ve İşportacılar Odası Başkanı Sayın Ali Safa Şen bayram sonrası belediyeleri adeta topa tutmuş isyan etmişti. Çarşı ve pazarların bayram alışverişi sırasında istila edildiğinden söz etmişti. Dün bu konuyla ilgili olarak Yunus Emre Halk Çarşısı Yönetim Kurulu Başkanı Feyzi Beysel ve Başkan Yardımcısı Seyfi Çekiç ile görüştüm ve “durum nasıl?” diye sordum. Her iki yöneticide bu defa belediyelerin işi sıkı tuttuğunu zabıta ve güvenlik güçlerinin deyim yerindeyse devriye gezdiğini söylediler. Yani anladığım kadarıyla “bir musibet, bin nasihate değmiş” anlaşılan. Umarım bayram sabahına kadar bu tedbirler geçerli olur… Hiç olmazsa küçük esnafın bu defa yüzü güler…
