Ağustos ayı  daha dün kadar yakın zamanda “ZAFERLER AYI” olarak anılırdı ve halada öyle… Bir milletin tarihinde önemli zamanlar ve önemli zaferler vardır. Türk Milleti’ninde  en büyük zaferleri arasında Ağustos ayında olanlar bir başka önemlidir. Türklerin Anadolu kapılarını sonuna kadar açtıkları Alpaslan Gazi’nin Malazgirt Zaferi’de, Anadolu’yu işgal eden düşmanların  anayurdumuzdan sökülüp atıldığı Büyük Taarruz’da bu aydaki zaferlerimizdendir. 26 Ağustos Malazgirt zaferi’de, Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Savaşı zaferi’de bizim milletimizin tarihinde altın harflerle yazılı sayfalardır. Daha 4 gün önce Anadolu’nun kapılarını Türklere ardına kadar açan Malazgirt Meydan Savaşı zaferini kutladık. Bugünde  yakılmış, yıkılmış ve işgal edilmiş vatan topraklarından düşmanı denize döktüğümüz Büyük Taaruz’un zaferle taçlandırıldığı Başkomutanlık Meydan Muharabesi’nin  yıldönümü kutluyoruz. Her zaferimiz değerli, her zaferimiz önemlidir. Asıl olan Malazgirt’i de Büyük Zafer’i de aynı heyacan ve coşkuyla kutlamaktır.

 Hala o büyük ruha sahip aziz milletimizin kahraman evlatlarının destansı mücadelesi devam ediyor.  Zaferlerimizin hiç birisi bir diğerinden daha değersiz değildir. Her bir zaferimiz kutlu olsun, zaferlerimiz daim olsun, milletimiz varolsun…

+++

BİR GÜNLÜK YANILMA

 30 Ağustos büyük zaferin nasıl kazanıldığını, nasıl inanmışlıkla bezendiğini, bir milletin çocuklarının istiklal ve istikbali için neler yapabileceğinin göstergesi olarak 30 Ağustos  Başkomutanlık Meydan Muharebesi’ne ait  Gazi Mustafa Kemal Atartürk’ün anlattığı şu  anıyı Falih Rıfkı Atay şöyle naklediyor “ 25 Ağustos günü Mustafa Kemal, Keçiören'de yakın arkadaşları ile bir arada idi. Çok yorgundu. Gece yarısı toplantıdan ayrılacağı sırada, arkadaşlarına:

- Düşmana hücum haberini aldığınız zaman hesap ediniz. Onbeşinci gün İzmir'e varacağız, dedi.

Bu kadar kısa zamanda hem düşmanın yenileceğine, hem de ta İzmir'e varılacağına kimse inanmıyordu. Dudak bükenler, gülümseyenler oldu.

26 Ağustos sabahı Gazi, o büyük buyruğu verdi:

- Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!,.

Buyruk yerine getirildi.

Türk orduları 9 Eylül günü İzmir'e girdiler.

Ankara'ya dönüşte coşan, kabaran halkla birlikte, arkadaşları da Gazi'yi karşılamaya gelmişlerdi. Onlara döndü:

- Bir gün yanılmışım, dedi.

Çünkü İzmir'e on beş günde değil, on dört günde varılmıştır.”

 Hani neydi “Zor alanı hemen yaparız, imkansız biraz zaman alır.” Bu millet tarihte hiçbir dönemde zillete boyun eğmemiş inşallah bundan sonrada asla eğmeyecektir.

+++

BAYRAMLAR….

Bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı, Yarın Arefe ve öbürgün mübarek Kurban Bayramı bir ertesi günde 2 Eylül Eskişehir’in düşman işgalinden kurtuluşunun yıldömünü. Öyle denk geldi ki gerçekten hepimizin ortak paydası olabilecek dinni ve milli günlerimizin coşkuyla ve inançla kutlanması milletimizin milli ve manevi duygularının zirveye çıkmasına en önemli  katkıyı yapacaktır.  Her millete nasip olmayacak günlerden geçiyoruz ne mutlu hepimize…