Yeni yılla başlayan zam sağanağı devam ediyor.
Aralarında yaşamı etkilemeyen yok.
En etkili olanlar da kuşkusuz elektrik, doğalgaz ve akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar.
Özellikle elektrik zammı, katlanılır gibi değil…
Konutlara da işyerlerine de ağır darbe vurdu.
Merkezi yönetim tarafından yapılan zamların piyasaya yansımaması düşünülemez…
Piyasada “zam dalgası” yarattı.
İğneden ipliğe kadar akla gelen ne varsa hepsi zamlandı, zamlanmaya da devam ediyor.
Simit fiyatları bir kez daha zamlandı.
1 simit artık 3 TL oldu.
Artık “simit-çay keyfi” yapmak pek kolay değil…
Simit fiyatı, ekmek fiyatını geçmiş durumda…
Kıyaslama, ekmekle yapılıyor.
Ancak, ikisini kıyaslamak çok doğru değil…
Simit, ekmekten farklı bir ürün…
Unun yanı sıra, pekmez ve susam kullanılıyor. İşçiliği de farklı…
Girdilerdeki artıştan sonra simit zammına itiraz etmek çok zor…
Ekonomik gelişmeler ortada…
Merkezi yönetim tarafından yapılan zamlara bakınca, esnaf ve tüccarları suçlamak, “neden zam yaptınız” demek büyük haksızlık olur.
Aslında onlar da zam yapmaktan hoşnut değil…
Lokantacılar Odası Başkanı Bahar Bilen, simit zamları üzerinden genel bir değerlendirme yaptı.
“Bizler zam yapmaktan hiç de mutlu değiliz. Halkın alım gücü kalmamış durumda, doğal olarak biz de satış yapamıyoruz. Satamadıktan sonra zam yapsak ne olacak?
Ancak zam yapmaktan başka çaremiz de yok. Esnafın dayanacak gücü kalmadı. Elektrik, doğalgaz ve petrol ürünlerine yapılan zamların önüne geçilmeli.
Devlet, sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmeli.
Halkın tükettiği temel maddelerdeki KDV oranını düşürmeli.
Biz lokantacılar olarak yüzde 1 KDV ile et alıyoruz. Ancak yüzde 8 KDV ile çıkışını yapıyoruz. Arada yüzde 7-8 oranında bir KDV farkı var. Bu fark nereye yüklenecek. Ya işveren kendisi üstlenip vatandaşa yansıtmıyor ya da vatandaşa yüklüyor.
Böyle uygulama olmaz. 
Böyle giderse simide de, ekmeğe de, lokantalara da yeni zamlar gelir. Esnaf ve tüccarların dayanacak gücü hiç yok. Mutlu olmasa da ayakta kalmak için zam istiyor. Ancak o da çare olmuyor. Ne olacak kestirmek olanaksız…”
Lokantacılar Odası Başkanı Bahar Bilen’in değerlendirmeleri böyle…
“Haksız” demek olanaksız…
Zam yapmak, esnaf ve tüccar için çare olmuyor.
Piyasanın hali ortada…
“Yaprak kımıldamıyor” dense yeridir.
“Alım gücü” diye bir şey kalmadı.
Onun için hiçbir sektörde, çarkı döndürecek kadar satış yapılamıyor.
Eski işlerin yarısı kadar bile iş yok.
Tüketici alamadığı için çok mutsuz… Satıcılar da satamadıkları için mutsuzlar…
Toplumun tüm kesimlerini mutsuzluk sarmış durumda…
Bunu tespit etmek zor değil…
İnsanların yüzlerine bakmak yeterli…