Huzurun kapılarını açma metodu…
“Sessizlik!
Sessizlik kendine, etrafına ve dünyaya yapabileceğin en büyük iyiliklerden biri…
Sessizlik bir iyiliktir.
Sessizlik oksijen odasıdır.
Kısacık bir an için bile gerçekleşse, hayati kazanımlar sağlayabilir.
Beş dakikalık sessizliğin ve sakinliğin bile beyin hücrelerine ne büyük faydasının olduğunu duymuş muydun hiç?
Seçilmiş bir sessizlik çağımızın en kıymetli terapi yöntemlerinden biridir.
Sessizlik neden ve nasıl iyi geliyor?
Beş dakikalık sessizliğin hayatımızdaki önemi nedir?
Eğlenmek istiyor elbet insan. Bu coşkunun ve yükselişin içinde başka bir enerji ve nötralizasyon yaşıyor. Coşkuya, buradaki yüksek sese ve harekete nasıl ihtiyacı varsa sessizliğe, hareketsizliğe de ihtiyaç duyuyor.
Hayatı gürültülü yaşayanların sessizliğe duyduğu ihtiyaç daha büyük… Gün içinde en fazla yorulan organ olarak, geceleri sessizliğe ve uykuya çok ihtiyaç duyan beyin, sen uyumayı reddetsen de bir süre sonra sistemi kendisi kapatıyor ve sen istemesen de uykuya dalmış oluyorsun. Gece boyunca şarj ettiği gücüyle ancak sabahtan akşama kadar aktif kalabiliyor. Tek gecelik uykuyla günlerce uyumadan çalışman mümkün değil…
Beynin sessizliğe duyduğu ihtiyaç yaşamsal…
Düşünceler, kaygılar, stres, olay örüntüleri de beyni çok yoran faktörler… Dolayısıyla günün herhangi bir anında beş dakikalık, on beş dakikalık, yarım saatlik sessizliklerin bile beyin sağlığı açısından ne büyük öneme sahip olduğunu tarif etmek güç.
Pavia Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma, iki dakikalık sessizlik sürecinin, rahatlatıcı bir müzikten çok daha yararlı olduğunu kanıtlamıştır.
Beş dakikalık sessizlikte, insanın empati yeteneği daha fazla gelişiyor.
Olaylara karşı duruşu ve soğukkanlılığı daha sağlam çalışıyor.
Inferior colliculus (orta beyin) daha sağlıklı çalışıyor.
Daha az stres yaparak daha doğru kararlar almak mümkün oluyor.
Amerikan Psikoloji Derneği’nde yayımlanan bir araştırmaya göre sessizlik sadece stresi azaltmıyor, aynı zamanda serotonin, endorfin ve oksitosin gibi mutluluk hormonlarının salınımını da artırıyor.
Huzur hissi yükseliyor.
Hafıza kuvvetleniyor.
Odaklanma kabiliyeti artıyor.
Beş dakikalık sessizliği kendine çok görme. Dilersen saatler süren bir sessizlik yürüyüşüne çıkabilirsin. Mühim olan kendinle baş başa kalman…
Gürültü düğmesini kapamayı unutma.
Dünyayı susturamazsın, dışarıda olan biteni değiştiremezsin. Dünya milyarlarca yıldır hiçbir zaman sakin ve sessiz bir yer olmadı. Dolayısıyla aradığın sükûnet ve sakinlik dışarıda değil, kendinde… Bu yüzden inzivaya çekileceğin yer dünyanın güzel köşelerinden biri olmasından ziyade, zihnin olmalıdır. Hiçbir şey yapmadan, öylece durup beklediğin, elini kalbine koyduğun, gözlerini kapadığın, içinde olan biteni izlemeye başladığın an, inzivadasın.”
Güç kalbinde…
Kaos Sistemi. Dengesel Kurgu…
Varolanlarla fayda sağlamak için gönderildiğimiz şu dünyada kiminin bir bahçesi bile olmadı. İyilikle verilen, lütfedilen ve tasarlanılan bu kainatta, en çok pay edinen zengin küçük bir pay bile elde edemeyen fakir oldu. Dünya asırlar zaman önce bölündü. Ayrıldı. Ayrıştırıldı. Gerçeği göremeyenler giderek çoğaldı. İnsan kendini ait hissetmeye başladı. Dünyaya karşı asabi ve yıkılmaz bir duruş sergiledi. Lütfedilen dünyaya. Aslında görünen hiçbir şeyin ona ait olmadığı şu dünyaya. Mutluluğu içinde değil dışında aramaya başladı. Kapıldı ve gitti. Ruha değil maddeye. İyilik için müsaade edilen maddeye. Yalnızca iyiler için.
Yanlış savaşlar başladı. İnatlaşmalar gem vurdu. İnsanoğlu kaybetti.
Yetinmeyi ise, maddelerin onlara pay biçtiği şekilde algılamaya başladı. Bu algı onları iyiye götürmedi. Varolana ulaşmak için bedeller ödedi.
Yalnızca vatan değil, dünyada bölünmez bir parçaydı. Kazandığını zannetti. İşte tam bu noktada, insanoğlu kaybetti. Bu savaşı yalnızca iyiler kazandı. Kötüler her zaman kazandığını zannetti.
Şimdi ise kazandığını zannetmeye devam edecek. Asırlardır olduğu gibi. Ama tekrar kaybedecek.
Neden mi?
Çünkü fayda sağlamak için gönderildiğimiz şu dünyada, kiminin bir bahçesi bile olmadı. Dünyaya karşı olan ve giderek çoğalan bu hadsizlik, insanoğlunu hiç beklemediği bir anda derinden sarsacak.
Çünkü insanoğlunu, derinden sarsmalı… Adalet için.
GÜNÜN SÖZÜ:
İnsan ruhunu, damarlarında dahi taşır. İyi bir ruh kazandırır ve hiçbir zaman ölmez.
