Bugün 19 Mayıs 2021…
102 yıl önce, ülkenin kurtuluşu ve tam bağımsızlığı için ilk adımın atıldığı gün…
O gün, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı ulusal kurtuluş mücadelesi, birlik ve beraberlik içerisinde çok zor koşullarda unutulmaz destanlar yazılarak başarıya ulaştı. Canla başla verilen mücadele ile kazanılan bağımsızlık cumhuriyetin ilanı ile taçlandırıldı.
Mustafa Kemal Atatürk, olağanüstü bir mücadele ile kazanılan bağımsızlığı ve cumhuriyeti gençlere emanet etti.
Gençliğe Hitabe’de ‘’Birinci vazifen Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir’’ diyerek gençlere seslendi.
Onun içindir ki bugün gençliğe armağan edilmiş bir gün… Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı…
Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘’emanetçi’’ olarak gençleri tercih etmesi elbette ki boşuna değil…
Gençlik, gelecektir.
Bir ülkenin gençliği nasılsa geleceği de öyle olacaktır.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün güvendiği, ülkenin bağımsızlığını ve cumhuriyeti emanet ettiği gençler bugün ne haldeler?
Ne halde oldukları malum…
‘’Ne sen sor, ne ben söyleyeyim’’ dedirtecek türden…
Gençlerin milyonlarcası işsiz…
En verimli çağlarında üretimden kopuk olarak bekliyorlar.
‘’Ülkeye hizmet ordusu’’ olmaları gerekirken ‘’işsizler ordusu’’ oluşturmuş durumdalar.
Her 19 Mayıs’ta gençlere yönelik olarak yapılan parlak sözler içeren söylevlere hiç bakmayın…
‘’Gençliğe güveniyoruz’’, ‘’gençler teminatımız’’ ve benzeri parlak sözler dillerden eksik edilmiyorlar ya…
Yaşamda hiç bir anlamları yok.
Ağızdan çıkanlarla gerçekteki uygulamalar taban tabana zıt…
‘’Gençlere güvenmek’’ şöyle dursun ‘’potansiyel suçu’’ olarak görülüyorlar.
Okumaya, düşünmeye… Hele bir de düşüncelerini söylemeye teşebbüs etmeye görsünler…
Başlarına getirilmeyen kalmıyor.
Ne yazık ki yıllardır böyle…
Bu ülkenin gençleri, birbirlerine düşürülüp kırdırıldı…
İşkencelerden geçirilip cezaevlerinde havaya hasret bırakıldı.
Çocuk denilebilecek yaşta idam sehpasına çıkartılanları bile oldu.
Yazık ki ne yazık…
Gençlere yazık oldu.
Gençlerle birlikte asıl bu güzelim ülkeye yazık oldu.
Yaşanan onca kayba karşın değişen bir şey yok.
Bugün değişik alanlarda çok iyi yetişmiş gençler, ne yazık ki ülkeden kaçışın yollarını arıyorlar.
Kaçış yolunu bulanlar da içleri kan ağlayarak da olsa ülkeden çekip gidiyorlar.
Genç beyin göçü her geçen gün biraz daha hızlanıyor.
Yazık ki ne yazık…
Ülke adına üzülmemek elde değil…
Söylenecek daha çok şey var.
Ancak sözü daha fazla uzatmaya gerek yok.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün güvendiği, ülkenin bağımsızlığını emanet ettiği, ‘’cumhuriyetin teminatı’’ olarak gördüğü gençliğin içinde bulunduğu durum kötü ki ne kötü…
Evet, gençlik bir ülkenin geleceğidir.
Peki, gençliği bu halde olan ir ülkenin geleceği nasıl olur?
Söylemeye gerek yok sanırım.
Neyse, gençliğe yaklaşımların değişmesi ümidiyle Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramını kutlarız…