Bu sütunlarda çok tekrarladık, çok yazdık artık okuyucularımın önemli bir bölümü belki de “eh yeter be!” bile diyebilirler. Ama demişler ki “Tekrarda 180 kere bile olsa fayda vardır!” Onun için ben de tekrar ediyorum “At binenin kılıç kuşananın!”

Sarıcakaya belki de Eskişehir’in nüfusu en az iki ilçesinden birisi. İnsanları toprakla uğraşır, toprağı kazar, toprağı eker, topraktan rızkını kazanır. Arazileri öyle geniş değil ama verimlidir. Başka yerlerde iki yılda bir alınan verim bu topraklarda yılda üç mahusule denk gelir. Yine de bölge insanın son yıllarda topraktan kaldırdıkları yetmez hale gelmiştir. Çünkü üretimin bir değeri  varla yok arasındadır. Bu sebeple bölge insanını  yeniden bölgeye çekmek, bölgede ticareti ve hayatı renklendirmek için yapılması gerekenler vardır. Bir türlü yapılamaz yıllardır. Belki yapılacaklar yapılmış olsaydı  bölgenin genç nüfusu neyle karşılaşacaklarını bilmedikleri, asgari ücrete veya karın tokluğuna çalışacakları bir iş bulabilmek için bile her türlü zahmete katlanmak için yollara düşmeyebilirlerdi.

Her neyse… Belediye Başkanı Faruk Güler biraz olsun bölge insanının kısa, orta ve uzun vadede nefes alabileceği  projeler üzerinde kafa patlatıp bir de kaynak temin etmeye başlayınca Vadi’de hayat yeniden başlıyor. Örneğin bölge insanı bugüne kadar hiç tanışmadığı turizmle tanışıyor…

+++

 BU BİR TELEVİZYON DİZİSİ DEĞİL

“ Vadideki Hayat” Türkiye’de televizyon yayınlarının yeni yeni başladığı  tek kanallı  siyah- beyaz görüntülü dönemlerin televizyonda yayınlanan ilk dizisidir belki de…Doğal hayatı konu eden ancak içinde bin türlü entrikanın olduğu Amerika’nın Hollywood yapımı bir diziydi… İnsanlar gördükleri ilk dizileri merakla izler hemen her akşam yayınlanan bu dizinin arkası yarınını çok merak ederlerdi.  Her neyse konumuz bu değil. Konumuz BİZİM VADİ’deki hayattır aslında.. Sakarya Vadisi şiirlere, şarkılara, hayat hikayelerine konu olmuş bu vadideki hayatın zorluklarını yaşayanlar bilir. Oranın yeniden canlandırılması, insanlarının refah düzeylerinin arttırılması sadece bölge insanı için değil Eskişehir ekonomisi içinde çok ciddi bir ihtiyaçtır. Sadece turistik ölçekli yatırımlar değil, bölgede termal kaynaklarında iyi değerlendirilmesi, transit geçiş noktası olarak kullanılabilecek ulaşım imkanlarının oluşturulması da sadece Sarıcakaya’yı değil aynı zamanda bölgedeki Mihalgazi ‘yi de olumlu etkileyecektir…

+++

YERİNDE BİR UYARI…

Eskişehir Barosu Çocuk İzleme Komisyonu geçtiğimiz gün bana göre önemli bir açıklama yaptı. Komisyonun açıklamasında “çocukların korunması” istenerek, özellikle çocukların politize olmasının önüne geçilmesine vurgu yapılıyordu. Doğrudur çocuk işçiliğine ve her türlü çocuk istismarına karşı bilincin geliştiği son dönemde çocuklarımızın sağlıklı bir geleceğe hazırlanması için bazı işlerden uzak tutulmasında yarar var. Yapılan uyarının herhangi bir yöne lastiklenmesi yani çekilmesi doğru olmaz. Kim olursa olsun çocuklarımızı politize etmekten biraz uzak durmalıyız. Zira küçük yaşta politize olan çocukların ilerleyen yaşlarda toplumsal bölünmenin işaret fişeği haline dönüştüğünü hep birlikte biliyor ve görüyoruz…