Geçtiğimiz Cuma günü komşumuz Afyonkarahisar’dan gelen haberlerle, siyaset cephesi bir anda hareketlendi:

Yakın zamanda CHP’den istifa ederek AK Parti’ye katılan Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu gibi Afyonkarahisar Belediye Başkanı CHP’li Burcu Köksal’ın da AK Parti’ye geçeceği öne sürüldü.

***

Siyasi arenada büyük yankı uyandıran bu gelişme üzerine Afyonkarahisar Belediye Başkanı CHP’li Burcu Köksal yapmış olduğu açıklamayla konuya açıklık getirdi.

"Bulunduğum yerdeyim parti içinde beni istemeyenlere inat hiçbir yere gitmiyorum. Yıllardır iftiraları çürüte çürüte, yalanları yıka yıka mücadeleme devam ediyorum" diyen Başkan Köksal, "37. Kurultay'dan beri huzurlu bir günüm olmadı." ifadesini kullandı.

Köksal, partisi CHP’ye ise şu sözlerle yüklendi:

“Yarın hangi iftiraya maruz kalacağız, hangi hakaretler edilecek bilmeden yaşamak, hangi cephede savaşacağınızı bilemediğiniz bir hayat ne kadar huzurlu olur? Başkan seçildiğim günden beri alt etmeye çalışanlara çanak tutanlar, onları ödüllendirenler, yapılanlara sessiz kalanlar, hakkımı savunmayanlar kim? Siyasette rakibiniz saldırır anlarım da kendi içinizden gelen saldırılar ne olacak? Bir taraftan her türlü zorluk içinde hizmet etmeye çalışıyorum. Bir taraftan bunlarla uğraşıyorum. Çalışmaktan hizmet etmekten değil içeri dışarı her türlü mücadele yoruyor. Şu ellerin taşı hiç bana değmez. İlle dostun bir tek gülü yaralar beni. Kimsenin benim yüzümden artık iftira ve hakaretlere maruz kalmasını istemiyorum.”

***

Evet efendim: Başkan Köksal’ın, AK Parti’ye geçeceğine yönelik iddialara verdiği yanıt bu şekilde. Lakin gelinen noktada bundan çok daha önemli bir konu var: O da Başkan Köksal’ın, partisi tarafından kendisine yaşatılan mağduriyeti ve haksızlıkları, hiç korkmadan ve çekinmeden ortaya koyabilme cesaretini gösterebilmesi…

Ki bendenize göre ana muhalafetin en temel sorunu da aslında tam olarak bu; gerçeklerin dile getirilememesi…

***

Bir diğer yandan Başkan Köksal’ın açıklaması, aslında Eskişehir siyasetinin de bir aynası diyebiliriz.

Şöyle ki:

‘Siyasette rakibiniz saldırır anlarım da kendi içinizden gelen saldırılar ne olacak?’ diyerek parti yönetimine veryansın eden Başkan Köksal’ın, bu tepkisiyle Eskişehir’deki CHP’li pek çok belediye başkanının da hislerine de tercüman olduğunu çok biliyoruz.

Arada sadece tek fark var: “Bizimkiler Sayın Köksal kadar cesur değil, o kadar…”

Yorum sizlerin.

KRİTİK HAFTA GELDİ, ÇATTI !

Yeni haftada ekonomi ve siyaset açısından oldukça önemli iki karar bizleri bekliyor.

İlk olarak perşembe günü Merkez Bankası Para Politikası Kurulu tarafından piyasalar için oldukça kritik bir önemi olan politika faizi açıklanacak. Pek çok sektörde çarkların durma noktasına geldiği mevcut tabloda, açıklanacak kararın önümüzdeki ekonomik süreç açısından önemli ölçüde belirleyici olacağını söyleyebiliriz.

Bunun hemen ardından cuma günü ise Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından, CHP’nin 38. Olağan Kurultayı ile ilgili davada verilecek olan karar, ülke siyaseti açısından önemli bir dönüm noktası olabilir.

Nihayetinde açıklanacak kararları bilemesek de, tartışmaların çokça yaşanacağı bir haftaya başladığımız kesin efendim…

Yorum sizlerin…

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

GÜNÜN SÖZÜ:

Cesaret hiç korkmamak değil, korkuya rağmen bir şeyler yapabilmektir.

Napoleon Bonaparte