Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı… TBMM’nin kuruluşunun, “egemenliğin kayıtsız şartsız millete verildiği” önemli günün yıldönümü…

Sevinç ve coşkuyla kutlamak gerek…

Ne yazık ki, sevinç duyulsa bile cuşkuyla kutlanamıyor.

“Korona virüs engeli” var.

Geniş katılımlı kutlamalar yasak olduğu gibi sokağa çıkmak da yasak…

Dün Saat 19.00’da başlayan yasak bugün de devam ediyor.

Pazartesi sabahına kadar da devam edecek…

Sokağa çıkma yasağının bugünü da kapsaması “sürpriz” değil…

Aslında daha uzun süreli bir yasak bekleniyordu.

Dahası  “Ramazan Bayramı’na kadar sürecek bir sokağa çıkma yasağı” isteniyordu.

İstenilen olmasa bile bugüne dair beklenilen oldu.

Olmasına oldu da nasıl?

Gün boyu dikkatler Ankara’ya çevrildi.

“23 Nisan Cuma günü sokağa çıkma yasağı var mı” sorusuna yanıt aranıp durdu.

Sorular gün boyu yanıtsız kaldı.

“Akşam açıklanabilir” tahminleri yapıldı.

Tahminler tutmadı.

Akşam da beklenen açıklama gelmedi.

Gece saat23.00’ü geçtikten sonra, “anlaşılan yasak olmayacak” denilip yatmaya hazırlanılırken “yasak kararı” kamuoyuna yansıdı.

“Yasak” için söylenecek söz yok.

Korana virüs salgını ürkütücü boyutlara ulaşmış durumda…

Yayılmasının önün alınamıyor.

Vaka sayııs her gün artıyor.

Yüzlerce insan yaşamını yitiriyor.

Ydğun bakım servisleri dolmak üzere…

Böylesi ürkütücü bir tablo karşısında sokağa çıkma yasağı getirilmesi son derece doğal…

Dedik ya, uzmanların beklentisi daha uzun süreli bir yasak…

Yasağın gelmesi doğal da geliş şekli için aynı şeyi söylemek olanaksız…

Yarattığı sıkıntılar var.

Hafta sonu yasaklarından önceki Cuma günleri alış verişlerin yoğunlaştığı günler…

Aynı şekilde Cuma günü açılan pazaryerleri var.

Ona göre hazırlıklar yapılıyor, mal siparişleri veriliyor.

Belirsizlikte ne yaptıklarını bilemiyoruz…

Ancak geç açıklanan yasak nedeniyle ciddi sıkıntı yaşayanlar olmuştur.

Gece yarısı açıklanan yasak kararı nedeniyle oluşan başka olumsuzluklar da var.

Gece yasağı duyanlar gündüz dışarıya akın etti.

Hava da güzel olunca hemen her yerde ciddi kalabalıklar oluştu.

Parklar, Porsuk Çayı’nın kenarları, kentin alışveriş bölgeleri deyim yerindeyse insan akını ile karşı karşıya kaldı.

Sürekli yinelenen kurullar da hiçe sayıldı.

Oluşan endişe verici bir tablo…

Her zaman olduğu gibi yine en küçük bir müdahale de söz konusu değil…

Bunun da acı bir faturası olmacağı kesin…

Umarız ki olmaz…

Söylenecek daha çok şey var.

Ancak sözü daha fazla uzatmaya gerek yok.

Gece yarısına bırakılan yasak ciddi sıkıntılar yarattı.

Geç saatlere kalması kaçınılmaz mıydı?

Kesinlikle hayır…

O saate kalmasını gerektiren hiçbir neden yok.

Çok önceden alınabilirdi.

Kamuoyundaki beklentiler de o doğrultudaydı zaten…

Ne yazık ki, çoğu zaman olduğu gibi yine yapılması gereken değil de hiç yapılmaması gereken yapıldı.

Korana virüs salgını gerçekten ürkütücü boyuta ulaştı.

Önlemlerin zamanında alınması ve etkili biçimde uygulanması şart…

En küçük bir ihmal ya da geçikme ciddi sonuçlar yaratır.

Yaratıyor da zaten…

İşimiz zor ki ne zor…