Anadolu’nun bağrından çıkarak, İstanbul’un büyük kulüplerine kafa tutan, yetiştirdiği sporcuları ülke futboluna armağan eden ve coşkulu taraftarları ile her kesimin sevgisini kazanan Eskişehirspor, 58 yıllık tarihinin, en zorlu yıllarını geçiriyor, Yöneticiliğini yapan insanlarımızdan da eleştiri alıyor.

           Eskişehirspor’un, eski Başkanı Sayın Halil Ünal, “ kazanan arkadaşlar takımı bu hale getirdi. Küme düşürürseniz, düşürdüğünüz an batırırsınız. Hem düşürdüler, hem batırdılar” dedi.

          Aslında bugüne kadar da Eskişehirspor’la ilgili çok eleştiri, öner yapıldı ve kararlar alındı ama Eskişehirspor’ la ilgili önlemler ve  stratejiler, genellikle de günlük gelişmeler, dikkate alınarak belirlendi.

             Oysa Eskişehirspor’la ilgili stratejiler, sürekli ve kalıcı olmalıdır. Sorunlar karşısında da çözüm üretilmelidir. Her gelen yönetimde, bu çözüm ve stratejilere özen göstermeli, daha da geliştirmelidir.

           Bugüne kadar da Eskişehirspor’ le ilgili .alınan kararlar, gelen her yönetim tarafında, ya uygulamadan kaldırıldı, ya da dikkate alınmadı. Çalıştırıcı ve futbolcu bazında başarı beklendi.

                Elbette bu günkü durumunu değerlendirerek, Eskişehirspor’la ilgili stratejilerde, çok gecikildiği de söylenebilir. Ancak bu dönüşü olmayan bir yol değildir

              . Yeter ki Eskişehirspor’ un, dünü, bugünü ve yarınki serüvenleri, tam olarak idrak edilebilsin, o idrak ışığında kararlı adımlar atılsın, en önemlisi de bu adımlar kalıcı olsun, daha da geliştirilsin..

                Öncelikle, Eskişehirspor, yeniden yapılandırılmalıdır. Yapılandırma da hedefler, hem parasal, altyapı, hem de sporcu bazında olmalıdır. Hayata geçirilen stratejiler de sürekli, kalıcı ve sonuç alıcı bir şekilde uygulamada tutulmalıdır.                  

                 Eskişehirspor’un, yeniden yapılanmasında, eşitlik, şeffaflık, hesap verebilirlik ve sorumluluk ilkeleri, her icraatında yer alabilecek nitelikte olmalıdır. Ayrıca Kulüpte görevli kişi/kişiler, hatta taraftarlar, takım ruhu içinde hareket etmelidir.

               Diğer yandan, 1990’lı yılların başından itibaren, futbol kulüpleri sportif organizasyondan, ekonomik bir organizasyona yöneldi. Yeni bir ekonomi oluşturdular. Bu dönemde gelirleri geometrik artan futbol kulüpleri, pastadan daha fazla pay alabilme adına şirketleşmeye ve sermaye piyasalarına açılmaya başladılar. Halka arzlar, kulüpleri çok ortaklı yapılar haline getirdi.

            Şirketleşme ile birlikte kulüpler dernekler kanununa tabi olmaları dolayısıyla kulüp statüsü gereği yapılmayan birçok ticari faaliyet yapılabilir hale gelmiştir. Bu gelişmeler, kulüplerin gelirlerini geçmiş yıllara göre büyük oranlarda arttırmaktadır.

                 Eskişehirspor’ da başarıların süreklilik kazanabilmesi için, Dünyadaki ve ulusal bazdaki Futbol takımlarındaki gelişim ve değişimlerin yakından takip etmek ve bünyesine de taşımak zorundadır. 

               Ayrıca Eskişehir istikrarsızlık bir takım olmak zorundadır. Çünkü istikrarı sağlayan takım, başarıları tesadüfe bırakmaz. Bugün olduğu gibi rakiplerinin, puan kaybetmesi ile avantajlı konuma gelmesi gibi bir duruma da düşmez.

                 Eskişehir’de ve Eskişehirspor’ da, kaynakların çok kısıtlı ve o denli de değerli olduğu düşünüldüğünde,  doğru hareket modelini bulmak, daha fazla önem kazanmaktadır.  

                Eskişehirspor maddi sorunlarını çözmek için mutlaka şirketleşmelidir. Günümüzde, genellikle dernek şeklinde örgütlenen futbol kulüpleri, profesyonel futbol şubelerini kurulan ya da kurulmuş bulunan anonim şirketlere devretmeye başlamışlardır

                 Şirketleşme ile birlikte kulüpler, birçok ticari faaliyet yapılabilir hale gelmiştir. Bu gelişmeler, kulüplerin gelirlerini geçmiş yıllara göre büyük oranlarda arttırmaktadır.

                  İlk adım olarak Eskişehirspor’ un, yeniden yapılandırılması ile ilgili olarak, uzaman kişi/kişilerin katılımları ile toplantı/toplantılar yapılarak Eskişehirspor’u, yeniden yapılandırılma konusu, tartışılmalı, tespit edilen stratejilerde kalıcı olmalıdır.

                Eskişehirspor, başarılı olmak istiyorsa, mutlaka altyapıya önem vermek zorundadır. Çünkü altyapı, Eskişehirspor’un ve aynı zamanda Türk futbolunun, zenginlik ve verimliliği için tek seçenektir.

                   Kulübün 320 milyon borcu bulunmaktadır. Ve bu borcun yaklaşık 170 milyonluk kısmı futbol ailesi dediğimiz futbolcu menajeri teknik ekip gibi olan insanlarıdır. Bu kulübün belini büken borçtur.

                Borca ve ilgisizliği bakıp, umutsuz olmamak gerekir, 19 Haziran 1965 tarihinde Eskişehir'de kurulan ve bir dönem Süper Lig'de üst sıralarda yer ala, toplam 6 kupa ile Türkiye'nin en çok  5.kupya sahip  takımlarından biri olan Eskişehirspor, mutlaka başarılı olacak,  Eskişehirsporlu taraftarlara da çok güzel günler yaşatacaktır

               Başarı olduğu yıllarda olduğu gibi, bugün de Eskişehir’ de, tüm kesimler Eskişehirspor’a sahip çıkar, imkânları ölçüsünde katkıda bulunur,  planlı, sistematik ve kurumsal boyutlarda, eğitim süreci yapılanması ve bunun için de gereken nesnel koşullar sağlanırsa,  arzu edilen başarı, mutlaka gerçekleşecek, Eskişehirsporlu taraftarlara da çok güzel günler yaşatacaktır.

eskisehirspora-sahip-cikilmalidir-mustafa-kantarci