ORC Araştırma Şirketi tarafından 24-26 Temmuz 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen kamuoyu araştırmasında, katılımcılara ‘Bu pazar genel seçim olsa oyununuzu kime verirsiniz’ sorusu yöneltildi.
İşte vatandaşların oy tercihleri;
AK PARTİ %30,7
CHP %30,2
MHP %8,0
DEM %7,2
İYİ PARTİ %6,1
ZAFER %4,0
Y.REFAH %3,2
SAADET %2,3
YMP %2,1
BBP %2,0
A PARTİ %1,8
DİĞER %2,4
***
Evet efendim; yakın zamana kadar yine ORC Araştırma Şirketi tarafından yapılan anket sonuçlarında CHP birinci parti çıkarken, AK Parti ise ikinci sıraya demir atmış görünüyordu. Ne var ki yapılan son ankette bu tablonun değiştiğine ve AK Parti’nin birinci sıraya yükseldiğine tanık oluyoruz.
***
Anket sonuçlarını nasıl yorumlamak lazım?
Bu soruya yanıt vermeden önce içerisinde bulunduğumuz şartları tekrar hatırlamak gerekiyor: Hayat pahalılığı, çalışanların ve emeklilerin maaşlarının yetersizliği, sığınmacı sorunu, eğitim ve sağlık sistemiyle ilgili bir takım sıkıntılar ve orman yangınlarıyla ilgili ihmal iddiaları…
Bunlar vatandaşların büyük bir kesiminin dert yandığı konuların başında geliyor.
Lakin anket sonuçlarından da anlaşılacağı üzere AK Parti bu olumsuz şartlara rağmen oyunu artırarak birinci parti olmayı yine başarıyor.
Bu durum ise AK Parti’nin başarısı kadar, Ana Muhalefet Partisi CHP’nin başarısızlığını da açık bir şekilde gözler önüne seriyor.
***
Peki efendim; CHP nerede hata yapıyor?
Aslında nerede hata yapmıyor sorusu çok daha yerinde olurdu. Yine de başlıca hatalarını şu şekilde sıralamak mümkün:
Ana muhalefet partisi yukarıda da belirttiğimiz üzere kullanabileceği pek çok argüman olmasına rağmen etkili muhalefet yapmayı bir türlü beceremiyor.
İkinci olarak CHP siyasi projeksiyonunu tamamen Ekrem İmamoğlu’na endekslemiş bir görüntü ortaya koyuyor. Varsa Yoksa İmamoğlu o kadar. Açıkçası CHP’ye umut bağlayan seçmenin önemli bir kısmının bu durumdan fazlasıyla sıkıldığını fark etmemek olanaksız.
Bir diğer konu başlığımız ise dış ülkeler ile aramızda son derece kritik gelişmeler yaşanırken CHP’nin bu konularda etkili bir aktör olamayışı. ABD’den Suriye’ye, Rusya’dan Yunanistan’a kadar ülkemiz adına oldukça önemli gelişmeler olmasına rağmen görüyoruz ki CHP bu konuların hep dışında. Bu durum ise CHP’nin iktidar olması halinde nitelikli politikalar üretmek konusunda yetersiz kalacağı yönündeki kuşkuları bir hayli artırıyor.
***
Sonuç olarak her alanda olduğu gibi siyasette de rekabetin kaliteyi getireceği bir gerçek. Dolayısıyla da Türkiye’de, iktidarı denetleme, eleştirme ve alternatif politikalar üretme sorumluluğunu üstlenen ve hem Meclis çalışmalarında hem de kamuoyunda güçlü bir figür olabilecek bir muhalefete ihtiyacı olduğu çok açık görülüyor.
Ve unutmayalım ki bugünkü sorunlarının pek çoğu da bu eksiklikten kaynaklanıyor.
Yorum sizlerin.
Bendeniz yarın yine buradayım.
Beklerim efendim…
GÜNÜN SÖZÜ:
Dünkü güneşle bugünkü çamaşır kurutulmaz.
- Süleyman Demirel
