İlk basamak sağlık hizmeti, bir bütün içinde örgütlenmiş koruyucu ve tedavi edici birimlerle, toplum ya da her bir birey için sağlığın kollanması, geliştirilmesi ve yeniden kazandırılması hizmetlerinin sağlanması ilkesine dayanır.
Ülkemizde birinci basamağa gereken önemin verilmesi, birinci sağlık hizmetini sunacak aile hekimliğinin ivme kazanarak, Türkiye’de uygulanmaya başlanması ve yerleşmesi 2003 sonrası döneme rastlar.
Pilot Uygulama Düzce’de 2005’de başlanmış, 2010 yılında tüm ülkeyi kapsar hale gelmiştir. TÜİK anketinin 2003 yılı sonuçlarına göre vatandaşlarımızın verilen sağlık hizmetlerinden memnuniyeti % 39,5’den % 76’ya (2011 yılı) yükselmiştir.
Aile hekimliği, tüm modern ülkelerde, sadece yaşam süresinin değil "sağlıklı yaşam süresinin" de uzun olduğu ülkelerde kullanılan çok güzel bir sistem. Ancak Türkiye'de hem aile hekimliği hem de koruyucu hekimliği arzu edilen boyutta değildir.
Oysa ülkemizde vatandaşlarımızın, sağlık hizmetini birinci basamaktan alma talebi giderek artmaktadır. Bu durum, uygulamanın ne kadar isabetli olduğunu da bir göstermektedir.
Aile hekimi, kendi sorumluluğu altındaki bireyleri bir hastalık çerçevesinde değil, bütüncül bir yaklaşımla riskler, sağlık koşulları, psikososyal çevre ve mevcut diğer akut veya kronik sağlık sorunları ile birlikte bir bütün olarak değerlendirir.
Aile hekimi, genellikle bireylerinin ikametlerine yakın ve kolay ulaşılabilir konumdadır. Bu durum aile hekiminin hizmet verdiği toplumu, her yönüyle tanıması, aile, çevre ve iş ilişkilerini değerlendirmesine imkân sağlamaktadır.
Sağlıklı bireyler ve sağlıklı toplumun temini için temel hizmetler olan koruyucu sağlık hizmetleri ve sağlığın geliştirilmesine yönelik hizmetlerin sorumluluğu altındaki bireylere en etkin şekilde nasıl sunulması gerektiğini değerlendirerek, bireylere en yakın konumda ve en etkin şekilde bu hizmetlerin sunumu söz konusu olmaktadır.
Aile hekimliği uygulaması, daha nitelikli ve kaliteli hizmet mekânlarında, sürekli mesleki eğitim ile kendini geliştiren ve güncel bilgi ve donanıma sahip sağlık personelleri ile nitelik ve nicelik olarak geliştirilmiştir.
Aile hekimliği Türkiye'de 1983 yılından beri bir uzmanlık dalı olarak mevcuttur. Türkiye'de aile hekimliği uzmanlık eğitimi, 1985 yılında başlatılmıştır. Üniversitelerde anabilim dalları 1993 yılında oluşturulmaya başlanmıştır.
ESOGÜ Aile Hekimliği Anabilim Dalı, 1994 yılında Sayın Prof. Dr. İlhami ÜNLÜOĞLU tarafından kurulmuştur.
ESOGÜ Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, mezuniyet öncesi ve mezuniyet sonrası eğitime aktif olarak katılmaktadır.
ESOGÜ Tıp Fakültesi, Aile Hekimliği Anabilim Dalı, ülkemizde, alanındaki ilk örneklerden biri olup ve 1999 yılında, kurulan Mesleki Beceriler Laboratuvarı’nda Tıp Fakültesi, 1. 2. ve 3. sınıf öğrencilerinin eğitimlerine katılmaktadır.
ESOGÜ Aile Hekimliği Anabilim Dalında, uzmanlık eğitimi 2003 yılında başlamıştır. Anabilim Dalı, Tıp Fakültesi’nin yanı sıra çalışma konularında Üniversitenin diğer eğitim birimlerine ve ilimizdeki diğer eğitim kuruluşlarının eğitimlerine, destek olmakta, topluma yönelik eğitimlere katkıda bulunmaktadır.
ESOGÜ Aile Hekimliği Anabilim Dalı, hastane, Check-up Merkezi’nde; hastalıkların erken tanısını sağlamak ve risk faktörü taşıyanları saptamak amacı ile başvuranları fiziksel muayene ve gerekli laboratuvar tetkikleri ile değerlendirmektedir.
Çarşamba günü, ESOGÜ Aile Hekimliği Anabilim Dalı Bölüm Başkanı Sayın Prof. Dr. Uğur BİLGE’yi ziyaret ettik. Kendisini İl Sağlık Müdürü iken tanımıştım. Her ziyarette sağlık sektörü ve birinci basamak sağlık hizmetleri, özellikle de koruyucu hekimlikle ilgili görüşleri ile dikkat çekmişti.
Sayın Prof. Dr. Uğur Bilge, Eskişehir İl Sağlık Müdürü olarak görev yaptığı 6 yıl süresince gerçekleştirdiği hizmetlerle ve Eskişehir’e kazdırdığı eserleri ile kamuoyunun takdirini kazanmıştı,
Sayın Prof. Dr. BİLGE döneminde, Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi,
Eskişehir Şehir Hastanesi ve tamamlanarak faaliyete geçti. Hastaneler içindeki revizyonlar, taşınma aşaması ve hatta bağlantı yollarının tamamlanması gibi tüm hizmetler gerçekleşmiştir.
Ayrıca Sayın Prof. Dr. BİLGE işinin ehli bir yöneticidir. Sorunu belirler, ihtiyaçları tespit eder ve gerekli müdahaleleri yapıp, sorunu çözer. İyi gözlem yapan, iletişim becerisi güçlü, eleştirel ve değerlendirme becerisi de yüksektir. Analiz ve sentez gücü, problemleri çözme becerisi, etkili konuşma kabiliyeti ile de örnektir.
Sayın Prof. Dr. BİLGE, ESOGÜ Aile Hekimliği Anabilim Dalı Başkanı olması bölüm ve öğrenciler için de bir şanstır. Öğrencilerinin, ondan alacağı çok ders var. Çünkü Onun için hekimlik, meslek olmaktan ziyade yaşam biçimidir.
ESOGÜ Aile Hekimliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi iken, İl Sağlık Müdürlüğüne atanan, altı yıl bu görevi yapan, bugün de Aile Hekimliği Anabilim Başkanı olan Sayın Prof. Dr. Uğur BİLGE, sağlık sorunlarını, bedensel, ruhsal, toplumsal ve kültürel boyutları ile ele alır ve tüm bu boyutlara göre de eş zamanlı olarak değerlendirilerek uygun çözümler üretir.
Sayın Prof. Dr. BİLGE, her alanda, devleti, ESOGÜ’yü ve bölümünü layıkıyla temsil ediyor, yaşantısı, davranışı, düşünceleri, fikirleri ve icraatı ile de örnek oluyor. Binlerce insandan sorumlu olduğunu bilip, ona göre düşünüyor, icraat yapıyor ve projeler üretiyor.
Sayın Prof. Dr. Uğur BİLGE’yi kutluyoruz.