Eskişehir’e “futbol kenti” diyoruz ama elimizi kalbimize koyup düşünelim; gerçekten öyle mi? Profesyonel liglerde yıllarca adından söz ettiren, Türkiye’nin en önemli futbol markalarından biri olan Eskişehirspor’la övünüyoruz. Ancak o büyük markaya futbolcu yetiştirecek olan amatör kulüplerimize yeterli desteği veremiyoruz. İşte asıl çelişki burada.
Bugün Eskişehir’de amatör futbola hak ettiği değer veriliyor mu? Maalesef hayır. BAL Ligi’nde mücadele eden 2 Eylül Spor ve Bozanspor dışında güçlü bir temsilci bulmakta zorlanıyoruz. Belediyelerden kulüplere verilen destek ise sınırlı, hatta kimi yerde yok denecek kadar az.
Türkiye Futbol Federasyonu’nun son kararı ise adeta amatör futbolun üzerine kara bir gölge düşürdü. TFF, profesyonel liglerdeki takım sayısını azaltma yoluna gitti. 2027-2028 sezonuyla birlikte profesyonel liglerde toplam takım sayısının 120’ye düşürülmesi kararlaştırıldı.
Bu karar bazıları için doğru bir adım olabilir. “Ligler daha kaliteli olacak” diyenler de çıkacaktır. Ancak işin bir de amatörler boyutu var. En büyük darbeyi şüphesiz Bölgesel Amatör Lig aldı. Zaten her yıl farklı bir yükselme sistemiyle adeta kaosa sürüklenen bu lig, bugün en çok tartışılan organizasyonlardan biri.
Sezona başlarken “lider direk, ikinciler ve en iyi üçüncüler playoff oynayacak” denilmişti. Bu sistem, geçmiş yıllara kıyasla daha adil bir yol gibi görünüyordu. Çoğu kulüp umutlandı. Yine de İstanbul’a verilen ek avantajlar haksızlık tartışmalarını beraberinde getirdi.
Ancak her şeye rağmen bu sezonun nispeten daha anlamlı bir sistemi olduğunu söylemek mümkündü. Tam umutlar yeşermişken gelen yeni karar ise camiaları karamsarlığa itti. Bu yıl 12 takım 3. Lig’e çıkacakken, önümüzdeki sezon sadece 5 takım yükselecek. 2026-27’de 4, 2027-28’de ise yalnızca 6 takım çıkacak.
Şimdi herkesin aklında tek bir soru var: BAL’ın sonu mu geliyor?
Eğer gerçekten futbolun tabanını, altyapısını güçlendirmek istiyorsak, amatör kulüplere değer vermek zorundayız. Eskişehirspor’a “şehrin markası” diyorsak, ona futbolcu yetiştirecek amatör kulüplerin ayakta kalması için belediyelerin, yerel yöneticilerin ve TFF’nin daha sorumlu davranması gerekiyor. Futbolu sadece Süper Lig’den ibaret sanmak, bir kentin geleceğini karartmak demektir.
Bugün atılan bu adımlar belki bazılarına doğru geliyor olabilir. Ama unutmayalım, amatör futbol ölürse, profesyonel futbolun da yarını olmaz.
Eskişehir bir futbol kenti olacaksa, önce amatörüne sahip çıkmak zorunda.