Bir arkadaşım ile beraber sohbet ediyoruz,

“Ahh bu şehir” diye başlıyor cümlelerimiz…

Bu şehrin sesi, kokusu, porsuğu, müzeleri, sıcak suları, heykelleri, dillere destan parkları, öğrencisi, emeklisi.

Sahi bu şehir öğrenci şehri mi, emekli şehri mi?

İkisini aynı potada buluşturan şehrin ekonomisi mi?

Rengini hiç soldurmayan etkinlikleri mi?

Yerli turisti cezbeden peyzaj harikası turistik rotaları mı?

Belki de hepsi…

Şehre yıllarca uzaktan bakan biri olarak size kartpostal gibi cümleler kurabilirim.

O gondolun gün batımında köprübaşında süzülüşünü,

Masal şatosunun ise bitmeyen masallar anlatışını mesela…

Ahh davulun uzaktan gelen sesi neler söyler neler…

Ama o davul yakından yanık yanık türküler söylüyor ama…

Şehri diri tutan gençlik ihtiyar binaların dizinin dibinde, çürümüş çatıların altında…

Kentsel dönüşüm başlıklı bir şehir efsanesi masalı dinliyor…

Oysa tufan göndereceğini Nuh’a haber veren Allah otur,

Fatiha, İhlas oku demedi.

Gemi yap dedi…

Kader gayrete aşık ise sevmekten çok gayret et dedi…

Evet, ihtiyar binaların sekeratında bir çaresizlik yaşıyor bu şehir.

İktidar Belediye’yi işaret ederken,

Belediye bütçem yok diyor.

İzahı olmayan mevzuların mizahı olur ya hani,

Pandemi döneminin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ne demişti?

“Elimizde güçlü bir koz var, yakalanmamak”

Ama söz konusu deprem ise kozumuz da yok,

Elimizden tutanımız da…

Mevzu hep gündemde…

Bir Ege sallanıyor, bir Marmara bugünlerde…

Aklıma bir soru geliyor,

Allah korusun muhtemel afet durumunda yeniden yapılanmayı kim yapıyor?

Devlet yani hükümet…

Peki, Belediye’nin bütçesi olmadığına göre herhangi bir afeti yaşamadan bu kentsel dönüşüm meselesini hükümet bir düzenleme ile halledemez mi?

Devleti devlet yapan millet ya hani…

Bir ülkenin bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünün tek tehdidi bir savaş ihtimali değil ya hani.

Oysa Eskişehir siyaset tarihine şehir merkezli, vatandaş merkezli birliktelik nasıl memnuniyet ile not düşüldü.

Bence buradan bu çizgiden devam etmek lazım.

Söz konusu kentsel dönüşüm gibi önemli bir mevzuda bu sefer de bu şehrin mevcut altı milletvekili siyaset üstü bir birliktelik gerçekleştirerek devlet desteğini bu şehre getirmeli ve bu şehrin eskisinden daha genç ama köklü tarihine hep güzelliklerin not düşüldüğü bir icraat ajandası olmalı..

Eski olanın köklü tarihi ama yepyeni ve sağlam temelli bir yüzü ve gençleşmiş bir ahvali olmalı.

Ne olur birileri konuşmaktan daha fazla bir şeyler yapıp aksiyon almalı…

Birileri Nuh olup gemi yapmalı…