Mesleki eğitim, ülkemizin kalkınması için vazgeçilmez bir unsurdur. Sistem içinde yetiştirdiğimiz insan gücünün, üstün niteliklere sahip olması, gelişen bilim ve teknolojiye uyum sağlamasını istiyorsak, meslek eğitimi yapan insanlarımız, gerçek iş koşullarında yaparak yaşayarak öğrenme esaslarına göre yetiştirmek zorundayız. Bu ancak Endüstri- Hizmet sektörü ve okul işbirliği ile mümkündür.
Mesleki liselerle endüstri işbirliğinde öğrenciler, ilgi ve yeteneklerine göre gerçek iş ortamında çalışırlar. İyi iş alışkanlıkları kazanırlar, sorumluluk duyguları ve liderlik özellikleri gelişir. Meslek seçmede daha esnek, bilinçli ve doğru karar verebilirler. Kendi başına iş yapma ve grup çalışmasına uyum yetenekleri gelişir.
Endüstri-okul işbirliğinde, eğitim kurumları, yeni teknolojileri yakından izler. Danışmalık hizmetleri geliştirilir. Uygulanan programların, değerlendirilmesi gerçekleşir. Öğretmenler sanayideki gelişmeleri yakından izleyerek, kendilerini yenileme fırsatı doğar.
Okul-sanayi işbirliği toplum açısından da önemlidir. Bu işbirliği sonucu, toplumda nitelikli insan gücü potansiyeli artar. Şahısların aktiflik ve girişimcilik, özelliklerinin gelişmesi sonucu toplum dinamik bir yapı kazanır. Yararlı vatandaşlar yetiştirilmiş olur.
Aslında Türkiye’de üniversiteler ve meslek liseleri de, hizmet sektörü ve sanayi ile sürekli arayış içindeler. Ancak bu ortak arzu bir türlü, tarafları tatmin edecek seviyeye getirilemedi.
Küresel pazarların yarattığı rekabet ortamı, her yerde olduğu gibi Türkiye’de de daha iyi mal ve hizmet üretimini zorunlu kıldı. Bunu sağlayabilmek için de sanayi ve hizmet sektörünün iyi ve kaliteli üretim yapabilecek nitelikli elemana ihtiyaç vardır.
Ülkemizde okul sanayi işbirliği konusunda somut adımlar atılıyor. Ancak yeterli değildir. Bu çalışmalar proje bazında gerçekleştirilmelidir. Böyle projeler, meslek liseleri ve meslek okulları ile sanayi ve hizmet sektörü arasında yakınlaşmayı birbirini daha iyi tanımayı sağlayacaktır.
Bu tür projelerde hedef, sanayinin ve hizmet sektörünün eğitime katkıda bulunmasını özellikle de sanayi ve hizmet sektöründe uygulanan son teknolojilerin okullara yansımasını da sağlayacaktır.
Mesleki ve teknik eğitim ihtiyaç doğrultusunda nitelikli iş gücü yetiştirir. Mezunların üretime katılacak şekilde yetişmesini sağlar, Meslekî ve teknik eğitim sistemini sürekli geliştirir ve kalitesini yükseltir, piyasasının ihtiyaçlarına göre modüler öğretim programları hazırlamak, ekonomide verimlilik ve rekabet gücünün artırılması için eğitimin sosyal ve sektörel entegrasyonunu sağlar.
Ayrıca öğrencileri millî kültürümüzün temeli olan ahilik anlayışıyla ve bu anlayışa özgü iş ahlakı değerleriyle yetiştirir. Sektörün dijital dönüşümü çerçevesinde yeni iş alanlarının oluşturulması ve istihdamın artırılmasında rol oynayan girişimcilik anlayışını kazandırır.
Okul Endüstri işbirliğinde öğrenciler, ilgi ve yeteneklerine göre gerçek iş ortamında çalışırlar. İyi iş alışkanlıkları kazanırlar, sorumluluk duyguları ve liderlik özellikleri gelişir. Meslek seçmede daha esnek, bilinçli ve doğru karar verebilirler. Kendi başına iş yapma ve grup çalışmasına uyum yetenekleri gelişir.
Mesleki eğitim, kalkınmanın temel taşı olup, “MESLEK” bireyin hayatında verdiği en önemli kararlardan biridir. Sadece bir para kazanma ve geçim sağlama yolu da değil, bireyin kendini ifade etme, kendini gerçekleştirme yoludur
Eskişehir mesleki eğitimde önemli mesafe aldı. Özellikle de Eskişehir’de ESO Akademi, EOSB Teknik Koleji ve MEGEM eğitim merkezleri kentte nitelikli işgücü açığının kapanmasında önemli rol üstlenirken diğer illere de örnek oluyorlar.
ESO ülkemizde bir ilki daha başardı. Eskişehir Sanayi Odası tarafından 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında, meslek lisesi öğrencileriyle temsili bir meclis oturumu düzenlendi. Oturumda, mesleki eğitim ile ilgili olarak öğrenciler ve sanayicimiz talep görüşlerini paylaştılar.
Seçimle öğrencilerden oluşturulan ESO Gençlik Meclisi: “Gençliğin Gücü, Sanayinin Geleceği" başlıklı etkinlikte gençler hayallerini paylaşırken, sanayiciler de gençlere sorular yöneltirken, önerilerde de bulundular. Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Sayın Celalettin Kesikbaş da oturumda mesleki eğitim ve meslek lisesi öğrencilerinin geleceği üzerinde dikkat çeken açıklamalarda da bulundu.
Oturumda, meslek liselerinden mezun olan bir kimse her daim her yerde kendine bir iş alanı bulabilir. Bu sanatı icra ederek de para kazanıp hayatını idame ettirebilir görüşü hakim olurken, atalarımızın “Sanat altın bileziktir” sözünü de hatırlattı.
Meclis oturumunda, bir öğrencimizin yıllardır Eskişehir’in gündeminde olan bir türlü de gerçekleştirilemeyen, Mudanya demiryolu ile deniz bağlantısını, gündeme getirmesi, öğrencilerimizin de kent sorunlarım ile yakından ilgilendiğinin göstergesiydi.
Oturumda gündeme getirilen mesleki liselerde teknoloji destekli eğitim; öğrencileri liselerdeki ve mezun olduktan sonraki zorluklara karşı daha donanımlı hâle getirecek, öğrencilerin küresel bir perspektifle düşünmelerini sağlamakta ve dijital vatandaşlık becerilerini de geliştirecektir.
ESO Başkanı Sayın KESİKBAŞ’ın meslek liselerinden mezun olan gençlerimiz de artık kendi işlerini kurup piyasaya atılmanın yollarını araması ve kendi işlerinin patronu olabilir görüşü, gençlerimiz ve toplum açısından önemli bir öneriydi.
ESO Başkanı Sayın KESİKBAŞ ve EOSB Başkanı Sayın KÜPELİ ve ekipleri, sayesinde Eskişehir sanayisi, Cumhuriyet’in ilk yıllarındaki heyecanı yakaladı. Onların rehberliğinde Eskişehir sanayisi her alanda büyük atılım yaparken ülkemizde ilklere de vesile oluyorlar.