Eskişehir’de pek çok seçim sürecine tanıklık ettik. Birbirinden farklı propaganda çalışmalarına şahit olduk. Velakin böylesini ne gördük ne de duyduk.

Konuyu Şehir Gazetesi’nde Nazım Aydın dün kendi köşesinde yorumladı.

Yaşanan durum kolay kolay yenilir yutulur bir olay değil. Bu suretle bendeniz de konuyu sizlerle birlikte değerlendirelim istedim…

                                                           ***

Köprübaşı bölgesinde bir binanın dış cephesine dev bir afiş asıldı. Afişte, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile Eskişehir birinci ve üçüncü sıra milletvekili adaylarının fotoğrafları var. İkinci sıra milletvekili adayı Özlem Ayrancı’nın ise ne ismi var ne de cismi.

Şaşırmamak elde değil efendim. Üstelik genel başkanının bir kadın olduğu ve parti tüzüğü de dahil olmak üzere hemen her platformda kadınlara yönelik pozitif ayrımcılıktan dem vurulan bir partide, böylesi bir olayın yaşanmasının son derece trajik bir durum olduğuna şüphe yok.

‘Bir söylenene bak bir de yapılana’ diye düşünmeden edemiyor insan…

Acep onlarca metrelik afişte Sayın Ayrancı’nın fotoğrafını koyacak yer mi bulamadılar?

Yoksa afişi hazırlarken sehven mi unuttular?

Geçiniz efendim…

Bunlar ucuz numaralar…

                                                             ***

Şehir Gazetesi’nden Nazım Aydın’ın konuyu gündeme taşıması sonrasında, afişte yer alan milletvekili adaylarından birinin açıklamasına tanık olduk.

Açıklamada bir cümle var ki oldukça sıra dışı: ‘Özellikle herkesin kendi etki alanına göre yerleştirildi bu afişler’ şeklinde bir bahane ortaya konmuş.

Açıkçası ‘siyasette rol kapmanın’ adı ‘etki alanı’ olmuş…

                                                             ***

Siyaset terminolojisine yeni bir tanım kazandırdıkları için teşekkürlerimizi sunalım ve etki alanı konusu neyin nesiymiş gelin hep birlikte bir bakalım.

Afişin asıldığı yani ‘etki alanı’ olarak ifade edilen yer Köprübaşı bölgesinde…

Üretilen bahaneye bakılırsa; bu bölge İYİ Parti’nin birinci ve üçüncü sıra adaylarının etki alanına giriyor.

Bu da aynı zamanda şu demek oluyor: Afişin asıldığı bölge nam-ı diğer şehrin göbeği; İYİ Parti’nin diğer milletvekili adayları Özlem Ayrancı, Bülent Öndeş, Hakan Kaymak, Yağmur Gürsöğüt’ün etki alanına girmiyor.

Hal böyle olunca akıllara şu sorular geliyor:

Etki alanı tanımlamasıyla yukarıdaki isimlere oldukça büyük bir haksızlık yapılmış olmuyor mu?

Bir Özlem Ayrancı’nın, bir Bülent Öndeş’in, bir Hakan Kaymak’ın şehrin en merkezi yerinde hiç bir karşılığı yok mu?

Gerçek şu ki; böylesi bir ifade ne siyasette ne de kavgada söylenir.

Haddızatında; böylesine özrü kabahatinden büyük denir.

Yorum sizlerin…

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

afis-skandali-gundeme-damga-vurdu-murat-keskin

GÜNÜN SÖZÜ:

Gözleri açık olup görmeyene her yer karanlıktır.

-        EDDİ ANTER