Elektrik Mühendisleri Odası, Temmuz 2023’te Birleşik Arap Emirlikleri ile imzalanan anlaşmalara tepki gösterdi ve“BAE ile imzalanan anlaşma ihalesiz imtiyaz verme işlemidir. Bu anlaşma açıkça ülkemizin egemenlik haklarını ihlal edici niteliktedir” dedi. 

          Ayrıca Elektrik Mühendisleri Odası’nın açıklamasında, “Bakan Bayraktar’ın açıkladığı anlaşmayla batarya teknolojisinde kullanılan nadir toprak elementlerine ilişkin madenlerimizin ise Suudi Arabistan’a bırakılacağı anlaşılmaktadır. Stratejik madenlerimizin işletilmesinin bir başka ülkeye bırakılması, ülke geleceğine bugünden ipotek koymak demektir”  ifadeleri yer aldı.

 Stratejik madenlerimiz, kesinlikle de yabancılara bırakılmamalıdır. Çünkü stratejik maden olan Bor madeni, deri renklendirici, böcek öldürücüler, bitki öldürücüler, elektronik rafinasyon, kozmetik, ilaç, çimento korozyon önleyiciler, yapıştırıcılar, refrakter, dezenfekte ediciler, katalistler, naylon, gübre, yangına dirençli olan malzemelerde kullanılmaktadır.

            Ayrıca Bor, nükleer yakıt teknolojisi, tıp sanayi, tekstil cam elyafı, borun alaşımları, metalurjik flux, izole cam elyafı, borun silikat, antiseptikler, tıp sanayi camları, elektrik camları, asit üretimi, fotoğrafçılık, boya, tekstil, metalurjik uygulamalar, ataşe dayanıklı olan malzeme, deterjan sanayinde, sabun sanayinde, kaplama sanayinde, emaye sanayinde, cam sanayisi alanlarında kullanılan stratejik bir madendir.

 Petrol bittiği gün de dünya enerjide, BOR ve TORYUM madenlerine muhtaçtır. Nitekim AnkaraTicaret Odası’nın hazırladığı, “Bor ve Ötesi Raporu’na” göre dünya bor rezervlerinin yüzde 72’si Türkiye’de bulunuyor. ATO Başkanı Aygün, “Bor’umuzun kıymetini bilelim. ‘Petrol Şeyhleri’nin yerini, ‘Bor Beyleri’nin alması yakındır” görüşünü  kamuoyu ile paylaştı.

            Ankara Ticaret Odası (ATO) tarafından hazırlanan, “Bor ve Ötesi Raporu”na göre de Türkiye, tek başına, dünya bor madeni ihtiyacını, 500 yıl karşılayabilecek rezervleri de elinde bulunduruyor.

Batı ülkeleri, özellikle de ABD, yıllardır, Türkiye’den ithal ettiği Bor’u, stok ediyor.  Nitekim NNT Nano Teknoloji AŞ Bor Power Genel Müdürü  Sayın Mehmet Can ARVAS," Anka Kuşu uzay aracında kullanılan, bor madeni de Türkiye'den, 15yıl önce gemilerle, ABD'ye gönderilenlerdir” diyerek, bir gerçeği kamuoyu ile paylaştı.

Türkiye, dünya bor rezervinin yaklaşık yüzde 73'lük bölümünü elinde bulundurmaktadır. Türkiye'yi yüzde 7,7'yle Rusya, 6,2'yle ABD, 2,8'le de Çin takip etmektedir. Türkiye, 4,5 milyar tonluk dünya bor rezervinin yaklaşık 3,3 milyar tonluk bölümünü elinde bulundurmaktadır.

İYİ Parti Samsun Milletvekili Sayın Bedri Yaşar, Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü’nün 2020 yılı bütçesi üzerinde TBMM’de konuşmasında  "Bor, ülkemizin geleceğidir, stratejiktir, asla ve kata özelleştirme kapsamına alınmamalıdır" dedi.

 Yıllardır, köşemizde ve ilgililerle yaptığımız sohbetlerde, BOR Madeni’nin, ülkemiz açısından, ne kadar önemli olduğunu, sürekli gündeme getirdik. Eskişehir sınırları içindeki madenlerin, sanayinin motoru haline getirilerek, ham yerine, işlenmiş olarak, ihracat edilmesini de sürekli paylaştık.

            Türkiye’de, bor rezervinin, önemli bir kısmının, Eskişehir’de bulunmasına, üstelik, ESOGÜ’ de, Bor Araştırma ve Uygulama Merkezi olmasına rağmen,Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN’ i, 2003 yılında, Eskişehir yerine,  BOR madeni olmayan, Ankara’da, kurarak, kentimizi, Laboratuvar ve Ar-Ge çalışmalarından, mahrum bıraktı.

Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü Endüstriyel İlişkiler Koordinatörü, Sayın Dr. Sedat Sürdem, BOREN’de "Bor Enstitüsü olarak, kendi bünyemizde, laboratuvarlar oluşturduk. Bir çok alanda temel ve kimyasal analizler yapmakla birlikte, kaplama laboratuvarlarımız, kompozit laboratuvarlarımız, organik polimer laboratuvarlarımız mevcut. İleri düzeyde de laboratuvarlarımız var. Buralarda çeşitli çalışmalar yapmaktayız."  açıklaması ise umut vericiydi.

Elbette Bor’la ilgili, Ar-Ge çalışmaları yapılarak çeşitli ürünlerin elde edilmesi sevindiricidir.  Ancak yeterli de değildir.Türkiye, bor madeninde, hammadde yerine Bor madeninden geliştirdiği işlenmiş ürünleri satarak, pazarını büyütmeye çalışmalıdır. Türkiye, en kıymetli rafine borun, tonunu ortalama 300 bin dolardan satıyor. Oysa bor teknolojisi sayesinde, bor kimyasalına dönüştürülen borun, tonu ise 30 milyon dolara kadar çıkabiliyor.

              Dünya bor rezervinin %72, 3'üne sahip olan ülkemiz, söz konusu mineralin dünyadaki en büyük ihracatçısıdır. Bor minerallerin çıkarılması, üretimi ve pazarlanması yasayla Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne bırakılmıştır. Eti Maden İşletmeleri Kolemanit, Üleksit ve Tinkal gibi konsantre bor ürünlerinin yanında, rafine ürün üretimini de gerçekleştirmekte ve dünya pazarlarına sunmaktadır.

   ESO Başkanı, Sayın Celalettin KESİKBAŞ ve ekibi,  tarafından, “Bor ve Madencilik OSB/Endüstri Bölgesi”nin, düşünülmesi  ve “Eskişehir Madencilik Kümesi”nin gerçekleştirilmesi, Eskişehir ve sanayisi, yanında Bor madeni açısından da umut verici   gelişmelerdir.

             Ülkemizdeki ve Eskişehir’deki madenler, özellikle de BOR ve TORYUM, ülke ekonomisi açısından önemlidir. Ayrıca sanayinin, gelişmesinde, lokomotif bir sektör olan madencilik, ülkemiz ve Eskişehir’de, ham olarak değil de işlenerek, ürün olarak ihraç edilirse, ülke ve Eskişehir ekonomisine ciddi katkıda  bulunacaktır.

Ayrıca her iki maden de torunlarımızın, bize emaneti olup, ülkemizin de teminatıdır. Çünkü Türkiye’de, dünyaya 500 yıl yetecek Bor mevcuttur. Dünya,  bugün olduğu gibi,  gelecekte de bu iki madene muhtaçtır. Bu nedenle, Bor kesinlikle özelleştirilmemeli  ve yabancı ülkelere de bırakılmamalıdır.