Fiber internet çağındayız deniyor. Dijitalleşmeden, hızdan, verimlilikten söz ediliyor. Ama ne hikmetse bu çağ, her sokağa uğramıyor. Özellikle de iş yerlerinin, ofislerin, hukukun, basının ve kamunun kalbinin attığı mahallelere…

İnternetle iç içe olan bir mesleği icra ediyoruz. Anlık haber takibi, video yükleme, dosya transferi… Bunların hiçbiri lüks değil; işimizin temel gereği. Ancak Türk Telekom altyapı destekli bir internet kullanmamıza rağmen son günlerde yaşadığımız sorunlar artık “aksaklık” kelimesiyle açıklanamayacak boyutta.

İnternet yavaşladığında sadece bir sayfa geç açılmıyor; sistem duruyor. Bir video yüklenmeye başladığında tüm bağlantı neredeyse kilitleniyor. Haber beklemiyor, kamu beklemiyor, vatandaş beklemiyor ama internet bekletiyor.

Daha da düşündürücü olan şu:

Adliye çevresi gibi hukuk ofislerinin, iş yerlerinin ve profesyonel çalışma alanlarının yoğun olduğu bir noktadayız. Gün boyu onlarca dosyanın dijital ortamda işlem gördüğü, UYAP’tan e-tebligata kadar her şeyin internetle yürüdüğü bir bölgede bu kadar yavaş bir bağlantı, çalışma düzenini doğrudan sekteye uğratıyor.

Üstelik hizmet ücretleri hiç de az değil. Faturalar düzenli, zamlar hızlı ama hizmet aynı hızda değil. Fiber internet yatırımı neden hâlâ her mahalleye ulaşmıyor? Özellikle ticari alanlarda neden öncelik tanınmıyor? Yüksek ücretlere rağmen neden “idare eder” seviyesinde bir hizmete mahkûm ediliyoruz?

Bugün internet, elektrik ve su kadar temel bir ihtiyaç. Kesildiğinde ya da yavaşladığında hayat duruyor. Ofislerde işler aksıyor, stres artıyor, verim düşüyor. “Biraz bekleyin” denilen her dakika, kaybedilen zaman ve emek demek.

Bu bir konfor talebi değil.

Bu bir hız yarışı da değil.

Bu, çalışabilme talebi.

Fiber internet bir vaat olarak değil, bir zorunluluk olarak görülmeli. Özellikle iş merkezlerinde, kamuya yakın bölgelerde ve mesleğini internet üzerinden icra edenler için altyapı artık ertelenemez bir ihtiyaç.

Aksi halde dijital çağdan söz ederken, biz hâlâ bağlantı kopmasın diye modemin ışıklarına bakmaya devam ederiz.