Alpu Ovasına yapılmak istenen yeni organize sanayi bölgesi ve Uraysim Projesi ile ilgili tartışmalar Büyükşehir Belediye Meclisi’ne taşındı. Konu ile ilgili Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen şu açıklamada bulundu:

 “Alpu ovası dahil tarım arazilerinde spekülasyon yaparak kendilerine yeni bir sanayi Odası hevesinde olanların kendilerine ait sanayi bölgesi kurmak isteyenleri gazetelerde görüyorum. Ben sesimi çıkarmamaya, herkesle iyi geçinmeye gayret ederim ama kırmızı noktayı  vurdum mu da sonuna kadar getiririm.”

Bendeniz bu köşede söz konusu projenin yanlışlığını defalarca dile getirmiştim. Demiştim ki

Alpu’nun verimli tarım arazileri yok edilmesin.

Halihazırda olan mevcut organize sanayi bölgesinin saha kapasitesi, bu şehre en az kırk yıl yetecek büyüklükte. Bu nedenle yeni bir organize sanayi sahasına ihtiyaç yoktur.

Bölgedeki arazilerin özellikle şehir dışındaki kişiler tarafından parsel parsel kapatılmış olduğu gerçeğini göz önünde bulundurursak bir takım kişilere rant kapısı açılmaktadır.

Ve son olarak demiştim ki

Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, yeni organize sanayi bölgesi ile URAYSİM Projesini manipüle etmektedir.

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen de yaptığı açıklama ile bizlerle aynı görüşte olduğunu net bir şekilde ortaya koydu.

Nasıl olmasın ki?

ESO Başkanı Kesikbaş’ın savunduğu konunun Eskişehir’e kazandıracağı hiçbir şey yok lakin kaybettireceği o kadar çok şey var ki…

Bu noktada Sayın Büyükerşen’le görüşlerimiz birebir uyuşsa da terminolojik olarak farkımız var. Büyükerşen yapılan işin spekülasyon olduğunu söylerken, bendeniz ise manipülasyon olduğunu söylüyorum.

Doğanın ve tarım arazilerinin yok edilmesi…

Milli servetin yok yere heba edilmesi…

Rasyonel olmayan bir projeyle bir takım kişilere rant kapısı açılması…

O nedenle bu durum bir spekülasyon değil net bir manipülasyondur.

Yılmaz Büyükerşen ile aramızda terminoloji farkı olsa da konuya duyarlı yaklaşımından dolayı kendisini kutlamak boynumun borcu.

Siyasi, sosyal, kültürel tüm farklılıklarımız bir kenara koyarak en büyük paydaşımız olan Eskişehir’in menfaatlerini hep birlikte korumak ve bu şehrin börtü böceğinin dahi kıymetini bilmek de hepimizin boynunun borcu…

Ne diyelim?

Anlayana sivrisinek saz,

Anlamayana davul zurna az.

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…