Pandeminin, hayatımızdaki izlerini silmeye belki de yıllar yetmeyecek. Daha ne kadar süre bu girdabın içinde kalacağımız da meçhul.
Ne var ki bu gerçeği kabul ederek, yaraları sarmaya bir yerden başlamak gerekiyor.
Ünlü Fransız yazar Victor Marie Hugo’nun da dediği gibi ‘gecenin en karanlık anı, şafak sökmeden az öncedir.’
Kim bilir?..
Belki de gecenin en karanlık anını yaşıyoruzdur. O zaman şafağa hazırlanmak lazım derim.
İşte tam bu amaçla Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Nadir Küpeli ve İl Sağlık Müdürü Prof Dr Uğur Bilge ile bir araya gelerek bundan sonraki süreçte sağlık, sanayi ve medya alanında atılması gereken adımları masaya yatırdık.
Eskişehir’in normalleşmede öne çıkan illerin başında gelmesi, yaraların süratle sarılması ve bu anlamda Türkiye’de parmakla gösterilen bir şehir olması adına kolları bugünden sıvayalım dedik.
Bu noktada bir konuyu daha ifade etmekte fayda var:
Toplantımızın amacı farklı kulvarların aktörleri olarak bir fizibilite çalışması yapmaktı.
Bugünkü şartlarda 3 damlayız belki…
lakin yalnız olmadığımızı çok iyi biliyoruz. Bizimle aynı inanç ve kararlılıkta olan on binler olduğunu çok iyi biliyoruz.
Yaklaşık 2 saat süren toplantı neticesinde aldığımız notları boş verin. Daha önemlisi var:
‘Biz inandık. Eskişehir’in pandeminin etkilerini hızla üzerinden atacağına, hepimizin özlemle beklediği güzel günlere dönebileceğine inandık efendim.
Sürecin en başından beri büyük fedakarlıkla, gecesini gündüzüne katan İl Sağlık Müdürümüz Sayın Bilge inandı efendim.
Sanayicilerin dertlerine derman olmak adına kapı kapı dolaşan, maddi ve manevi hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan Sayın Küpeli de inandı efendim.
Sizler de inanın…
Maddi, manevi, sosyal, kültürel…
Her ne anlamda kayıplar yaşanmışsa, inançla ve kararlılıkla en kısa sürede telafi edileceğine inanın efendim.
Ve unutmayalım:
“Ancak dalgalı denizler, becerikli kaptanlar yetiştirir…”
Bendeniz yarın yine buradayım…
Beklerim efendim…
*******
UTKU ÇAKIRÖZER KANAYAN YARAYA PARMAK BASTI
Tam kapanma süreci yerel siyasetçileri de etkiledi. Bendeniz genelgede siyaset yapamazsınız diye bir madde görememiş olsam da pek çokları 17 mayıs’a kadar inzivaya çekilmiş durumda.
İşin şakası bir yana iktidarı muhalefeti derken sahada üç beş kişi dışında kimse kalmadı.
İşte o kalanlardan bir tanesi de CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer.
Gün aşırı Eskişehir’in sorunlarını dile getirmeye devam ediyor.
Kapanma başlangıcından beri bizlere de yoğun olarak aktarılan önemli bir soruna değindi.
Sarıcakaya ilçesindeki üreticileri ziyaret eden Çakırözer şu açıklamalarda bulundu:
‘Plansız tam kapanmada Eskişehir üreticisinin hali… Tonlarca yeşillik çöp oldu. Alın teri döken üreticinin kayıpları karşılanmalı.’
Çakırözer yukarıdaki açıklamalarıyla birlikte, üreticinin ürünlerini çöpe dökerken çekilmiş bir görsele de yer verdi.
Bu noktada Şehir Gazetesi olarak tam kapanmayla birlikte gazetemize iletilen yoğun şikayetler üzerine, konuyu incelemek adına hal esnafına bir ziyaret gerçekleştirmiştik. Özellikle yeşillik olarak tanımlanan maydanoz, roka, marul, nane gibi ürünlerin uzun süre korunamadığından dolayı bu ürünlerin çöpe döküldüğüne şahit olmuştuk.
Emek emek üretilen ya da satın alınan ürünlerin çöpe atılması şu hayatta görülebilecek en kötü görüntülerden bir tanesi diyebilirim.
Çöpe atılan sadece ürünler değil.
Çocuklarının rızkı…
Alınteri…
Ümitleri…
Biz konunun detaylarına inerek haberleştirelim derken, Sayın Vekil bizden hızlı davrandı ve kanayan bu yaraya parmak bastı. Ne de olsa kendileri gazetecilik mesleğinin üstatlarından efendim…
Ne diyelim?
Utku Çakırözer’i böylesi hassas bir konuyu gündeme getirmesinden dolayı tebrik edelim.
“Çakırözer’i tebrik etmesine edelim de, süreç boyunca ağzını bıçak açmayan ilgili oda ve dernek başkanlarına ne diyelim?...”