“Mesela bu sene üniversite sınavının ilk aşaması olan Temel Yeterlilik Testi’nde 12 senelik öğrenim hayatı boyunca eğitim dili, konuşma dili Türkçe olan öğrencilerimiz, 40 soruda ortalama 17,7 net çıkarabilmiş. Yani okuduğu 40 sorunun hemen hemen 18’ini ancak anlayabilmiş. 40 soruluk temel matematik testinde 6,9 net ve 20 soruluk fen bilimleri testinde 3,2 net çıkarabilmişler. Bu bahsettiğimiz sınava öyle binlerce değil 3 milyondan fazla öğrenci girmiş. Ayrıca baraj sistemimiz bu sene kalktığı için birkaç net yapan öğrenci boş kalan kontenjanlara rahatlıkla yerleşti. YÖK’ün açıklamasına göre kontenjanların tamı tamına yüzde 99’u dolmuş.”

Yukarıda okuduğunuz paragraf birkaç ay önce yazdığım “Milli Eğitimsizlik” yazısından bir bölüm. En önemli bölümü ise “Ayrıca baraj sistemimiz bu sene kalktığı için birkaç net yapan öğrenci boş kalan kontenjanlara rahatlıkla yerleşti.” cümlesinin olduğu yer. Ben burada sizlere yanlış bilgi verdiğim için özür dilemek istiyorum. Çünkü bir bölüme yerleşmek için birkaç net yapmaya gerek yokmuş. Eksi netle üniversiteye girmek artık mümkünmüş. Evet yanlış okumadınız. “Eksi net.”

Geçenlerde sosyal medyada bu konuyla ilgili paylaşımlar oldu. Önce inanmadım herhalde bir espri yapılıyor sandım. Ancak biraz araştırınca gerçekten eksi netle üniversiteye girildiğini öğrendim. Üniversite ya da bölüm adı vermeye gerek duymuyorum. Çünkü bir önemi yok. Burada temel nokta nasıl olur da 1 tane bile net yapamayan öğrenci lisans eğitimi almaya hak kazanır. Nasıl olur da lisans diploması bu kadar kıymetsizleştirilir. Barajın kaldırılması buna bir işaretti zaten ancak bu kadarını beklediğimi söyleyemem. Milyonlarca genci ayrım yapmaksızın baraj sistemini kaldırıp üniversite sıralarına göndermenin bir tane mantıklı açıklamasını yapabilen çıkar mı acaba? Bir ülkenin eğitim sistemiyle yapboz oynar gibi oynuyoruz. Milyonlarca genç sonunun ne olacağını bilmeden üniversite sıralarında yıllarını geçirecekler. Sonra doğal olarak bölümleriyle alakalı iş isteyecekler. Ama bulamayacaklar. Eksi netle girilen üniversitelerden bilim yapılmasını hangi yüzle bekleyeceğiz? Gençler bu eğitimsizlikle Avrupa’daki yaşıtlarıyla nasıl mücadele edecekler? Bu ülkeyi bu eğitimsizlikle nasıl uygar medeniyet seciyesine çıkartacağız? Düşününce insana ateşler basıyor adeta. Bu yazıyı uzatmaya, büyük laflar, süslü cümlelerle bezemeye hiç mi hiç gerek yok. Aklı selim olanlar herhalde biraz oturup bu konuyu düşünürler. Önce biraz sinirlenirler ama sakinleşirler. Sonrasında da cenaze namazında buluşuruz zaten hep birlikte. Evet eğitimin cenaze namazında