Milletvekillerinin temsil ettikleri şehirle bütünleşmeleri önemli bir zarurettir. Milletvekili seçildiği şehirdeki (kendisine oy versin ya da vermesin) tüm vatandaşların beklentisi de bu yöndedir.
Sade vatandaşlardan iş insanlarına, kurumlarından spor takımlarına kadar bir dayanışma ve sinerji içerisinde hareket etmesi beklenir.
Bu beklenti de gayet doğaldır ve siyasetin yazılı olmayan bir kuralıdır…
***
Geçtiğimiz günlerde, akıllarda soru işaretleri oluşturan böylesi bir duruma tanık olduk. AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay sosyal medya hesabından Eskişehirlileri fazlasıyla şaşırtan bir paylaşımda bulundu:
“Çipli kimlik kartımı ehliyet ile birleştirmek için “Yeni Nüfus Müdürlüğü Konsepti” ile görev yapan Üsküdar İlçe Nüfus Müdürlüğünü ziyaret ettim. @nesrin_kucukali
ve ekibine vatandaşlarımıza hizmetleri için teşekkür ederim.”
Evet efendim Sayın Günay’ın açıklaması bu şekilde…
***
Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay’ın, ilgili işlemlerini Üsküdar İlçe Nüfus Müdürlüğünde gerçekleştirmesi, üstüne bir de bu durumu teşekkürle ‘takdim etmesi’ bazı soruları da beraberinde getirdi.
Söz konusu işlemler Eskişehir Nüfus Müdürlüğü’nden yapılamaz mıydı?
Yapılamıyor ise sebebi nedir?
Aksi halde neden Eskişehir değil de Üsküdar tercih edilmiştir?
Haddızatında aidiyet kavramı neyi gerektirir?
Bendeniz yarın yine buradayım.
Beklerim efendim…
KADIN DERNEĞİNİN AÇILIŞINDA YAPILAN İŞE BAKIN…
Ankara’da başlayıp Türkiye’de 7 ilde örgütlenen Çınar Kadınlar Derneği, Eskişehir’de de açıldı. İş, siyaset ve medya dünyasından pek çok ismin katıldığı açılışa, gazetecilerle derneğin koordinatörü Hüseyin Akın arasındaki tartışma damga vurdu.
Çınar Kadınları Derneği Eskişehir Şubesi Başkanı Sema Nur Dilek’e basın mensuplarının “Kadına şiddetle ilgili neler söylersiniz?” sorusuna cevap vermek istemediklerini ifade eden Hüseyin Akın, “Önce bir bizi tanımanız lazım. Önce bir önyargıdan kurtulun. Önce bir kadın derneği deyince akla 'kadınlardan ibaret bir dernek' düşüncesini bırakın" dedi. "Feministçe davranışla bir yere varamayız" diyen Akın, röportaja müdahale ettiği itirazları üzerine, “Etmek zorundayım çünkü biz her soruyu kabul etmiyoruz. Çünkü biz proje derneğiyiz" ifadelerini kullandı.
***
Üzücü velakin kamusal görevini yapmaya çalışan basın emekçilerine yönelik bu tarz yaklaşımların, günden güne arttığına şahit oluyoruz.
Üstelik olayın sebebi de ‘kadına şiddetle ilgili ne söylersiniz?’ denmesi…
Gerçekten inanılır gibi değil…
Bir kadın derneğinin açışında böylesi bir soru sorulmayacak da ne sorulacak efendim?
‘Fırında enginarlı ördek yavrusu nasıl yapılır’ bu mu sorulacak?
Dahası 7’den 77’ye herkesin ortak sorunu olması gereken kadına şiddet konusuyla ilgili bir sorudan neden rahatsız olunur?
Sorunun muhatabı olan ilgili derneğin kadın başkanının kendini ifade etmesine, dernekte görevli bir erkek tarafından neden müdahale edilir?
Evet efendim…
Tüm bunlar yetmemiş beyefendi bir de ‘biz her soruyu kabul etmiyoruz’ demiş.
Haddızatında ‘biz’ ifadesini kullanan bu kişiye sormak isteriz: ‘Sahi siz kimsiniz?’
Yorum sizlerin efendim…
GÜNÜN SÖZÜ:
Bazı insanlarla iki kez tanışırsın.
- TOLSTOY