İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından, Eskişehir Şehir Hastanesine yönelik gerçekleştirilen operasyonla ilgili sır perdesi yavaş yavaş aralanmaya başladı.

Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan konuyla ilgili yapılan açıklamada rüşvet almak, vermek ve aracılık etmek suçlarıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında aralarında hekim, hastane çalışanı, sivil şahıs ve cezaevi hükümlülerinin de bulunduğu 33 şüpheli hakkında gözaltına alınması talimatı verildiği ve bu kişilerden ikisi hekim, biri ise hastane çalışanı olmak üzere toplam sekiz kişinin tutuklandığı belirtildi.

***

Gelen bu açıklamayla birlikte kamuoyunda geniş yankı uyandıran operasyonla ilgili meraklar bir nebze de olsa giderilirken, dikkatler şimdi başka bir yöne çevrilmiş durumda.

O da yaşanan bu sansasyonel olayın, bürokratik yansımalarının olup olmayacağı.

Daha açık bir ifadeyle efendim; siyasi otoritenin, olayın faturasını Eskişehir İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici’ye kesip kesmeyeceği merak ediliyor.

***

Soruşturmanın sonucunda verilecek yargı kararıyla neler olup bittiği daha iyi anlaşılacak olmakla birlikte, gelinen noktada öncelikle şu soruya yanıt aramak gerekiyor:

Bir kurumda görevli bazı kişilerin suç işlediğine yönelik iddialar, kurumun başındaki kişi için ne kadar bağlayıcı olur?

Tamam; Eskişehir İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici, konuyla ilgili bir şikayet ya da ihbar almış olup gereğini yapmamış olsaydı, yaşananlardan pek ala kendisini sorumlu tutabilirdik. Ki o zaman oldukça farklı şeyler de konuşuyor olurduk.

Nitekim faturayı Bildirici’ye kesmeden önce, yaşanan olaylarla ilgili herhangi bir ihmalinin olup olmadığını iyi araştırmak gerekiyor.

***

Şu ana kadar anlattıklarımızın işin biraz da mantık tarafıydı. Lakin siz de takdir edersiniz ki konu siyaset olduğunda, bu kavram pek kabul görmüyor.

Hatırlayalım: Yakın zamanda AK Parti Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu ile İl Sağlık Müdürü Yaşar Bildirici bir sebepten dolayı karşı karşıya gelmişlerdi. Sonrasında ise Hatipoğlu’nun, Sağlık Bakanlığı ile görüşerek Bildirici’yi görevden aldırdığı öne sürülmüş lakin aradan epey bir süre geçtikten sonra Bildirici, iki yıllık dönem için tekrar İl Sağlık Müdürü olarak atanmıştı.

Yaşananların ardından Hatipoğlu’nun Bildirici’yi görevden aldırmasına, Milletvekili Ayşen Gürcan ile İl Başkanı Gürhan Albayrak’ın mani olduğu iddia edilmişti.

***

Şimdilerde ise Şehir Hastanesi’ne yönelik çok önemli bir soruşturma söz konusu. Ve pek çok kişi tarafından, soruşturmaya konu olan olayın İl Sağlık Müdürünün yönetim zafiyetinden kaynaklandığı öne sürülüyor.

Hal böyle olunca da Milletvekili Hatipoğlu’nun eline güçlü bir koz geçtiğini düşünenler bir hayli fazla. Üstelik kulislerde, Hatipoğlu’nun konuyu Bakanlık yetkililerine taşıyarak rövanşı almak için çoktan harekete geçtiği ifade ediliyor.

Sonuçta ‘kurt kışı geçirir ama yediği ayazı unutmaz’ diye de boşuna söylenmiyor.

Yorum sizlerin.

Bendeniz yarın yine buradayım.

Beklerim efendim…

GÜNÜN SÖZÜ:

Sabırlı kişinin öfkesinden korkun.

- John Dryden